İçindekiler
Geçmişi ve kökleri oldukça eskiye uzanan gastronomi turizmi ya da gastro-turizm, son yıllarda trend olan bir seyahat türü. Günümüzde deneyim odaklı seyahatin bir parçası olarak kabul edilen bu turizm türü, şehirlerin kendilerine özgü tatlarının peşinden giderek seyahat planını belirlemek ve bu yolla oranın kültürünü tanımak isteyenlerin tercihi.
İngilizce kaynaklarda “culinary tourism” olarak da isimlendirilen gastro-turizm, “foodie” teriminin yaygınlaşmasıyla birlikte yükselişe geçmiş bir trend. Yeme ve içme kültürünü seven gezginlerin yaptığı seyahatler doğrultusunda tüm dünyaya yayılan bu seyahat türü, aynı zamanda oldukça ilham verici.
Bu nedenle bu yazımızda Avrupa’daki gastro turizm duraklarını inceleyeceğiz. Ancak öncelikle foodie terimini biraz daha açalım ve gastro-turizme yön veren bu kavramdan bahsedelim.
Foodie Ne Demek: Yemeği Bir Sanat Dalı Gibi Görmek
Foodie terimi bir süredir yaygın şekilde kullanılıyor. İlk defa 1980’li yıllarda kullanılmaya başlanan bu terim; yemeği, resim ya da müzik gibi bir sanat dalı olarak gören düşünce biçimini ifade ediyor.
“Foodie” olarak tanımlanan kişiler, yeme-içme kültürüne ciddi yatırım yapıyorlar ve hayatı bu şekilde yaşıyorlar. En basit ifadeyle “yemeksever” anlamına gelen foodie terimi, yemek ile sosyalliği de birleştirmeyi amaçlıyor.
Ancak belirtmekte yarar var; zaman zaman foodie ile gastronomist kavramı birbirine karıştırılabiliyor. Bu ikisi farklı anlamlara geliyor. Gastronomist, gastronomi konusunda çok bilgili olan kişilere deniyor ve bu kişiler gastronomi alanında teori ve pratiği birleştirebiliyor.
Foodie ise gastronomi duraklarını bilen, alanında en iyi restoranları takip eden, tadım etkinliklerine katılan ve yemekten anlayan kişileri tanımlıyor. Ayrıca foodie kültürü, yemeğe hak ettiği ilgiyi göstermek kadar gezgin bir ruha sahip olmayı da gerektiriyor.
Bu hatırlatmayı da yaptığımıza göre gelelim uçak biletini alıp görülmesi gereken bazı foodie şehirlere:
1. Bologna: Kızıl Şehir
Bologna, İtalya’nın kuzeyinde bulunan ve Emilia-Romagna bölgesinde yer alan özel bir durak. Verimli Po Ovası ile Apenin Dağları arasında kalan bölgeye kurulmuş olan şehir, kültürel zenginliği ve kendine has dokusu ile öne çıkan bir yerleşim yeri.
Bir Orta Çağ şehri olan Bologna, görkemli tarihi ile dikkat çekiyor. “Kızıl Şehir” olarak anılan Bologna, kırmızı kiremitleri ve yapılarındaki kızıl tonlar ile de nefes kesici bir görselliğe sahip.
Bologna bu tarihi görkemin ve kültürün yanı sıra gastro-turizm açısından da akla gelen ilk şehirlerden birisi. Hatta burası o kadar ünlü bir yeme-içme şehri ki lakabı da “La Dotta, La Grassa, La Rossa”dır. Yani “bilgiç, şişman, kırmızı”dır.
İtalya’nın gastronomik başkenti olarak anılan şehir, özellikle tortellinisi ile meşhur. Ayrıca parmesan peyniri, Parma jambonu ve lasagna gibi tatlar da Bologna’ya özgü.Tabii Bologna denilince dillere destan et bazlı ragu soslarını da es geçmemek gerekiyor.
Aklında olsun; lasagne verdi al forno, cotoletta alla bolognese ve torta di riso da şehre gelen foodie’lerin ilk denedikleri lezzetler arasında. Geçmişi, mimarisi ve hayat tarzıyla özel bir şehir olan Bologna, kendisine foodie diyenlerin uğraması gereken ilk yerlerden.
Bologna Uçak Bileti Ara
2. Marsilya: Bir Akdeniz Güzelliği
Marsilya, geçmişi oldukça eskiye dayanan bir şehir. Güney Fransa‘nın incisi konumundaki bölge, Akdeniz’in en büyük limanına sahip yerleşim yeri. Kuzey Afrika ve Güney Avrupa arasındaki geçiş noktalarından biri olan şehir, multikültürel dokusu sebebiyle de hayli ilgi çekici.
Antik çağlarda “Massalia” olarak anılan bu şehir, Foçalılar tarafından kurulmuş bir yer. Asırlar boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan bölge, zengin tarihi ile de dikkat çeker. Tarihin ve doğanın enfes bir ahengine sahip olan şehir, Fransa’nın ve dünyanın en önde gelen gastronomi merkezlerinden birisi.
Özellikle şehrin simgesi niteliğindeki “bouillabaisse” buraya gelen herkesin mutlaka tatması gereken bir lezzet. Çeşitli deniz ürünlerinden ve sebzelerinden oluşan bu çorba, yöreye özgü özel bir tat.
Daube provençale, fougasse, navettes de Marseille ve soupe au pistou da Marsilya ile özdeşleşmiş diğer lezzetler arasında. Açıkçası Akdeniz kıyılarında olmaktan ve farklı gastronomik tatlar denemekten hoşlanıyorsan gelmen gereken yer burası!
Marsilya Uçak Bileti Ara
3. Kopenhag: Renkli ve Mutlu Bir Dünya
Danimarka’nın başkenti Kopenhag, “dünyanın en yaşanılası şehirleri” listelerinde hep ilk sıralarda yer alan bir şehir. Dancada “ticaret limanı” anlamına gelen Kopenhag’da refah seviyesi de oldukça yüksek.
Dijital çocuklar olarak adlandırılan Z kuşağının da yaşamak istediği şehirlerden olan Kopenhag, renkli yaşamı ve yeme içme kültürü ile genç nesillerin de ilgisini çekiyor. Özellikle Nyhavn (Yeni Liman) ve benzersiz yerleşim yeri Christiania Özerk Bölgesi, Kopenhag’ın görülmesi gereken en önemli duraklarından kabul ediliyor
Bunun yanı sıra şehir gastronomik lezzetleri ile de gezginlere ilham veriyor. Şehirde birçok Michelin yıldızlı restoran bulunuyor ve bu nedenle foodie gezginler Kopenhag’a gelmek istiyor.
Kopenhag denilince ise akıllara gelen ilk lezzet smørrebrød oluyor. Geçmişte Danimarkalı çiftçilerin çoğunluka öğle yemeklerinde yediği bu sandviç, günümüzde hemen her restoranda servis edilen bir yemeğe dönüşmüş. Tabii sandviç dediğimize bakmayın; bu sandviç özel olarak hazırlanıyor ve içinde de balık, et, sebze ve farklı soslar bulunuyor.
Bunun dışında rød pølse, flæskesteg, frikadeller, fiskefrikadeller, ringa balığı ve elbette somon da Kopenhag’a özgü lezzetler arasında bulunuyor.
Kopenhag Uçak Bileti Ara
4. Stockholm: Kuzey Avrupa’nın İncisi
İsveç’in başkenti Stockholm, aynı zamanda İskandinavya’nın da kültür, sanat ve ekonomi merkezlerinden birisi. Mälaren Gölü’nün Baltık Denizi ile birleştiği yere kurulmuş olan şehir, doğal güzellikleri ve yeşil alanları ile oldukça çekici. Tarihi bir doku ile modern yapıların iç içe geçtiği şehir, mimari açıdan da ilham verici bir durak olma özelliğine sahip.
Kuzey Avrupa’nın bu görkemli şehri, son yıllarda foodie gezginler tarafından da sıkça ziyaret ediliyor. Doğrusunu söylemek gerekirse bunun sebebi de İsveçlilerin damak tatlarına verdikleri değer. Tıpkı Kopenhag’da olduğu gibi Stockholm’de de birçok Michelin yıldızlı restoran bulunuyor ve İsveç mutfağı kendine özgü tatları ile dikkat çekiyor.
Stockholm’e geldiğinde tatman gereken lezzetlerin başında da İngilizce “yellow pea soup” denilen bezelye çorbası geliyor. Bunun yanı sıra toast skagen, raggmunk, İsveç köftesi, wallenbergare, prinsesstårta ve kanelbulle de buraya geldiğinde muhakkak denemen gereken lezzetler arasında.
Stockholm Uçak Bileti Ara
Bu öneri ile yazımızın sonuna geliyoruz, ancak okumaya devam etmek istersen Bütçe Dostu Bir Tatil İçin Avrupa’nın Daha Az Ziyaret Edilen Şehirleri yazımıza geçebilirsin.