İçindekiler
Kısıtlı bütçelerin dostu olabilecek bir lokasyon olan Romanya’yı ziyaret etmeyi hiç düşündün mü? Görülmesi gerekenler listende henüz yer almıyorsa Romanya’nın başkenti Bükreş’i listene ekleme zamanının geldiğini söyleyebiliriz. Biraz Balkan ruhu, biraz Avrupa esintisiyle güzel bir yurt dışı gezisi planlayabilirsin.
Doğu Avrupa’nın küçük Paris’i olarak adlandırılan Bükreş’te gezilecek yerler hayli fazla. Yüzyıllık tarihiyle zamana meydan okuyan şehirde hem etkileyici müzeleri gezebilir hem de eski ve yeniyi bir arada bulabilirsin.
Bükreş’te ücretsiz olarak yapabileceğin şeyleri anlatmak bizden, gezmek de senden olsun. Bükreş gezilecek yerler listemize başlamadan önce temel birkaç soruya cevap verelim, sonrasında ücretsiz gezebileceğin yerlere geçelim.
Haydi başlayalım!
Bükreş Nerededir?
Tuna Nehri’nin kolu olan Dambovita’nın kıyısına kurulmuş olan şehir, Romanya Ovası’nın ortasında yer alıyor. Güneyinde Bulgaristan, güneybatısında Sırbistan, doğusunda Karadeniz bulunan kentin kuzey tarafında Ukrayna, Moldova ve Macaristan yer alıyor.
Bükreş’e Nasıl Gidilir?
Bölgeye ulaşmanın en kolay yolu Bükreş’e ucuz uçak bileti almaktan geçiyor.
Bükreş Uçak Bileti Ara
Şimdi sıra geldi tek kuruş harcamadan gezebileceğin duraklara!
Ücretsiz Şehir Turlarına Katıl
15. yüzyıldan beri varlığını sürdüren şehrin hikayesini öğrenerek dolaşmaya ne dersin? İster sadece şehir efsanelerini dinleyerek gezebileceğin, ister komünizmin izlerini sürebileceğin bir şehir turuna katılabilirsin.
Bükreş’in yüzlerce yıllık tarihi sokaklarında dolaşmadan önce yapman gereken, turları kontrol edip rezervasyon yaptırmak. Bunun için Bükreş Free Tour web sitesini ziyaret edebilirsin.
Hiçbir Ücret Ödemeden Muhteşem Müzeleri Gez!
Sanat ve tarihle çevrili olmayı seviyorsan Bükreş’te keşfedilecek çok sayıda harika müze var. Üstelik bunların bazılarını ücretsiz olarak ziyaret edebilirsin. İşte, o ücretsiz müzeler:
Romanya Ulusal Sanat Müzesi
Hem Orta Çağ hem modern Romen sanatı hem de kraliyet ailesi tarafından bir araya getirilen uluslararası koleksiyonların sergilendiği Romanya Ulusal Sanat Müzesi, farklı sergilere de ev sahipliği yapıyor. Ülkenin tarihine ve sanatına dair bir yolculuğa çıkmak istersen her ayın ilk çarşamba günü müzeyi ücretsiz ziyaret edebilirsin. Detaylı bilgiye MNAR web sitesi üzerinden ulaşabilirsin.
Zambaccian Müzesi
Romanya’nın en değerleri eserlerini bir araya getiren Sanat Koleksiyoncusu Krikor H. Zambaccian’nın koleksiyon parçalarından oluşan müzede tablolar ve heykeller yer alıyor. Hem geleneksel hem modern eserlerle ilgileniyorsan her ayın ilk çarşamba günü müzeye ücretsiz giriş yapabilirsin. Zambaccian Museum web sayfasından da detaylı bilgi alabilirsin.
Sanat Koleksiyonları Müzesi
Müze, Romanya’nın sanat dünyasına dair geniş bir yelpaze sunuyor. Aynı zamanda Japonya ve Avrupa’dan da eserleri barındıran bu müzeyi mutlaka ziyaret etmelisin. Her ayın ilk çarşamba günü ücretsiz ziyaret edebileceğin müze ile ilgili The National Museum of Art of Romania – The Art Collections Museum web sayfası üzerinden detaylı ve güncel bilgilere ulaşabilirsin.
Theodor Pallady Müzesi
Serafina ve Gheorghe Răut’un koleksiyonuna ev sahipliği yapan müze, ünlü ressam Theodor Pallady tarafından imzalanmış eserlerin yanı sıra 16. ve 19. yüzyıllardan kalma Fransız, Hollandalı, İngiliz ve İspanyol sanatçılara ait sanat eserlerini barındırıyor. Bükreş’in en eski ve en güzel binalarından biri olan bu müzeyi ücretsiz ziyaret edebilmek için her ayın ilk çarşamba gününü tercih etmelisin. Müze bu sene geçici olarak kapalı (2022), ancak Muzeul Naţional de Artă al României – Muzeul Theodor Pallady sayfasından güncel bilgi alabilirsin.
Parlamento Sarayı: Dünyanın En Büyük Parlamento Binasına Uğra
Dünyanın en büyük parlamento binası unvanına sahip bu durak hayli görkemli. Bükreş’e gidildiğinde mutlaka uğranılması gereken sembol yerlerden. Mimariden ziyade tarihe ilgin varsa komünist rejim lideri Çavuşesku’nun yaptırdığı bu devasa mekanı ziyaret edebilirsin.
Bükreş’in Simgesi Zafer Takını Ziyaret Et!
Kiseleff Yolu üzerinde bulunan zafer takı (Arcul de Triumf) hem Romanya Ordusu’nun Birinci Dünya Savaşı’ndaki zaferini hem de Büyük Birliği (tüm tarihi Romanya eyaletlerinin tek bir devlette birleşmesine yol açan tarihi olay) sembolize etmek amacıyla yapılmış 27 metre yüksekliğinde devasa bir yapı. Aynı yapının daha büyük versiyonu da Paris’te yer alıyor. Bükreş’in son yüzyılına tanıklık etmiş bu yapıyı da gidilecek yerler listene alabilirsin.
Stavropoleos Manastırı’nda Bir Konsere Katıl!
Şehrin eski şehir (old town) tarafında kalan, görüntüsüyle hayli etkileyici Stavropoleos Manastırı, Stavropoleos Kilisesi olarak da anılıyor. Esasen Bükreş’te yaşayan rahibelerin bulunduğu bir Doğu Ortodoks manastırı.
1700’lü yıllarda inşa edilen manastır, bu zamana kadar depremler görüp 20. yüzyıl başlarında restore edilmiş. Ayrıca Bizans müziği konusunda zengin bir arşive sahip olduğu için yıl boyunca burada çok sayıda konser düzenleniyor. Bahçesi, avlusu ve duvarlarındaki gravürleri görülmeye değer. Bir konser de yakalayabilirsen harika olur!
Yemyeşil Parklarında Vakit Geçir
Bükreş’in alametifarikalarından biri de muhteşem parkları. Şehrin tam içinde hiç beklenmedik noktalarda insanın önüne upuzun yemyeşil alanlar çıkıveriyor. Parkların hem sosyalleşilebilecek noktaları hem de sakince yürüyüş yapılabilecek parkurları mevcut. Bükreş’e gidersen önereceğimiz parklardan birine mutlaka uğra. Gördüğün manzaraya imreneceksin.
Herastrau Parkı
Şehir merkezinde bulunan park, restoran bar ve gece kulüplerine ev sahipliği yaparken büyük bir göle de sahip. İster sakince yürüyüş yap, ister arkadaşlarınla yemek ye ya da eğlen, istersen gölde bir gezintiye çık. Herastrau Parkı şehrin içerisinde doğayla kucaklaşıp huzur bulma noktası gibi bir yer.
Tineretului Parkı
Yine şehrin içinde yeşiliyle gölüyle dümeni huzura kırmanı sağlayacak bir alan Tineretului Parkı. Buraya geldiğinde fotoğraf makinen yanında olsun isteyeceksin. Çünkü muhteşem manzaralar yakalaman an meselesi. Instagram’ın için pastoral paylaşım arayışını burada sonlandırabilirsin.
Çeşmeci Parkı
Cismigiu yani Çeşmeci Parkı, Parlamento Binası yakınlarında bulunan; peyzajı, anıt heykelleri ve yeşiliyle kendisine davet eden bir mekan. Gezmekten yorulduğun bir anda imdadına koşabilecek mekanlara sahip olan bu durağa uğrarsan huzurun keyfini çıkarmanı dileriz.
Carol Park
Eski kentin güneyinde bulunan park, şehir merkezinden biraz daha uzak bir noktada yer alıyor. Görkemli bir anıt mezara ev sahipliği yapan parkta en etkileyici an, anıtı koruyan muhafızların değişim anı diyebiliriz. Bükreş’te bulunan diğer parklar gibi burada da yiyecek içecek alabileceğin noktalar, huzuru yakalayabileceğin muhteşem manzaralar var. Çok eski bir park olduğu için geldiğinde zamanın geriye aktığını hissedebilirsin.
Bu öneri ile yazımızın sonuna geliyoruz, ancak okumaya devam etmek istiyorsan Tek Kuruş Harcamadan Gez: Prag’da Ücretsiz Olarak Yapabileceğin Şeyler yazımıza geçebilirsin.
