Mimari özellikleri ve tarihi yaşanmışlıkları ile şehrin ikonları olmuş, güzelliği herkes tarafından kabul edilen yapıların kaç tanesini biliyorsun? Hala bu yapılarla aynı dünyada yaşıyorken bir an önce ucuz uçak biletlerini araştırıp, onlarla teker teker tanışmalısın. Bulunduğu şehir ile bütünleşen bu yapılar, belki de senin sanat anlayışının simgesi olacaklardır. Haydi, bir yerden başlayalım. Şimdi koca bir şehri tek başına sırtlanan büyülü mimarileri keşfetme zamanı!
1.Berlin Kapısı-Berlin
1791 yılında tamamlanan bu yapı, Berlin denince akla gelen ilk şeylerden biri. Eskiden şehrin doğu ve batı olarak ayrılmasını sağlamış olan bu yapı, Berlin Duvarı yıkıldığından beri Alman özgürlük simgesi olarak kullanılıyor. Kapı, araç trafiğine kapalı ve halk sadece dış kapıyı kullanabiliyor. Yani burası hala gizemini koruyor.
2.Kolezyum–Roma
2000 yıllık yapı, geçmişte Roma imparatorlarının eğlence için gladyatör dövüşleri düzenledikleri bir arenaydı, şimdi Roma’nın turizm simgesi. Depremden dolayı zarar görmüş ve taşlarının bir kısmı çalınmış ama hala Roma’nın en ünlü yapısı.
3.Paris-Eyfel Kulesi
Fransız Devrimi’nin 100. yıl kutlamaları çerçevesinde düzenlenen Expo 1889 Paris Fuarı’nın giriş kapısı olarak inşa edildi. Fransızlar bu demir yapıdan hiç hoşlanmadılar. Onu bir fabrika bacası ya da elektrik direğine benzettiler. Eyfel’i hiç sevmediler. 300 metre boyundaki bu yapı, böyle düşünenleri utandırdı ve değil Paris’in, Fransa’nın simgesi oldu. Yılda 6 milyona yakın ziyaretçi çeken bu kule, Demir Kadın ismi ile de anılıyor.
4.Aziz Vasil Katedrali-Moskova
UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunan bu katedral, Moskova’nın ikonik yapılarından. Korkunç İvan’ın, Tatarlara karşı kazandığı zaferi kutlama amacıyla yaptığı bu katedralin yapımı 1561’de tamamlanmış. Sonra yıkılmış ve aslına uygun olarak tekrar yapılmış. Tarihi boyunca Brezilya dizisi karmaşası yaşayan bu yapı, bizce dünyanın en sevimli binası.
5.Big Ben-Londra
Evet, tabii ki bu kule bir yerden tanıdık geliyor. Çünkü dünyanın en başarılı şehir simgelerinden biri Big Ben. Mesela İngilizce kursları, broşür tasarımlarında çok ekmeğini yemiş bu yapının. Ama saat kulesinin asıl amacı Westminster Sarayı’nın ihtişamını arttırmak. Kendisi dünyanın en büyük 4 taraflı saatidir. Dikkat, ona baktığın an büyülenebilirsin.
6.Marsilya-Notre Dame de la Garde
Marsilya’nın en tepesinde bulunan Notre Dame de la Garde, 1864 yılından beri Marsilya’nın simgesi. Özellikle heykelleri ile ün salmış bazilikaya sonradan İsa’yı kucaklayan Meryem heykeli dikilmiş. Bu arada, şehrin en güzel manzarası buradan izlenir.
7.Parthenon-Atina
MÖ 5. yüzyılda tamamlanan bu antik yapı, önce Atina Akropolü ’nün sonra Atina’nın, nihayetinde Yunanistan’ın simgesi olmuş. Bu kadar ünlü olmakta çok haklı. Çünkü Yunan sanatının ve adaletinin temsilcisi bu eser, dünyanın en eski kültürel abidelerinden biri.
8.Sagrada Familia–Barselona
Modern mimarinin öncü eserlerinden olan bu muhteşem bazilika, Barselona ile bütünleşmiş en görkemli yapı. Bir Gaudi eseri olan bu yapının inşaatı hala sürüyor. Gaudi’nin ölümünden sonra çizdiklerini anlamak diğer mimarlar için oldukça zorlayıcı olmuş. 1882 yılından beri inşaatı süren bu yapının 2026-2028 yıllarında bitmesi planlanıyor.
9.Parlamento Binası- Budapeşte
Almanya ve İngiltere Parlamento binalarından sonra, Avrupa’nın en büyük 3. parlamento binası, şehrin kıymetli bir simgesi. Mimari güzelliğin doruklarındaki bu bina, 1902 yılında tamamlanmış. Binanın cephesi, 88 adet Macar hükümdarlarının heykelleriyle süslenmiş. Binanın içi ise Macaristan’ın en iyi sanatçıları tarafından dekore edilmiş.
10.Charles Köprüsü-Prag
Prag’ı Charles Köprüsü’nden başka hiçbir şey simgeleyemezdi! 1402 yılında IV. Karl tarafından yaptırılan köprünün üstünde birbirinden gizemli 30 heykel var. Yaya trafiğine açık olan köprü, Prag’ın en işlek yeri. Sevgili Charles, bu nasıl asalet?
11.Burj Al Arab-Dubai
Dubai’nin lüks ve ihtişamını simgeleyen Burj Al Arab, yedi yıldızıyla dünyanın en lüks otellerinden. Yapay bir adanın ortasına dikilmiş bu yapı, yelkeni andıran mimarisi ile denizin orta kısmında bulunuyor. Ne kadar lüks olduğuna dair söylentiler artık neredeyse efsane olmuş durumda. Otelin dış yüzeyi hem mevcut ağırlığı azaltmak hem de sıcak havanın sirkülasyonunu sağlamak amacıyla büyük bez kumaşlardan yapılmış. Bu yönüyle de geceleri projektörlerle aydınlatılan dev bir sinema perdesini andırıyor.