İçindekiler
Kameralar hazırlansın, Amsterdam’ın en fotojenik noktaları gezisine çıkıyoruz.
Amsterdam’da gezilecek yerler, her keşif meraklısının aklını başından almaya yetecek güçte. Eskiden küçük bir balıkçı kasabası olan bu kent, şimdi dünyada en çok turist çeken şehirlerden biri olarak biliniyor. Güzelliklerle dolu Amsterdam’da gördüğün yerleri hafızana kazımak ve şehrin ne kadar etkileyici olduğunu unutmamak için bol bol fotoğraf çekmek yapman gerekenlerin başında. Her baktığında Amsterdam’daymışsın gibi hissettirecek olan fotoğraflar için şehrin en fotojenik noktalarını senin için derledik. Amsterdam’da nerede fotoğraf çekilir konusunu keşfettikten sonra hemen Amsterdam ucuz uçak biletini alıp yollara düşebilirsin.
Begijnhof
Amsterdam’ın en eski bölgelerinden biri olan Begijnhof’un etrafı, birbirinden güzel tarihi binalarla sarılmış durumda. Yüzyıllar önce dini ibadetlerin yapıldığı Begijnhof; avlusu ve avlunun etrafında buluşmuş evleriyle kesinlikle Amsterdam’ın en fotojenik noktalarından biri.
Magna Plaza
19. yüzyılın sonunda inşa edilen yapı büyüleyici bir mimariye sahip. İlk yıllarından posta ofisi olarak kullanılan yapı, 1992 yılından beri ise Magna Plaza adıyla alışveriş merkezi olarak hizmet veriyor. Alışveriş yapmayı sevsen de sevmesen de bu mimari yapıyı mutlaka görmeli ve fotoğrafını çekerek onu da unutulmazların içine almalısın.
A’dam Lookout
Şehri görüp yine de yetinmeyenlerin mekanı A’dam Lookout. Buradan şehri panoramik olarak görebilir ve Amsterdam’a bir kez daha aşık olabilirsin. 10.30 ile 21.00 saatleri arasında hizmet veren A’dam Lookout, arkadaşların tarafından beğenilere boğulacak bir özçekim için de gayet ideal bir lokasyon. Amsterdam’ın en fotojenik noktalarından biri daha cepte!
Amsterdam Kraliyet Sarayı
17. yüzyılda belediye binası olarak inşa edilen ve Avrupa’nın en görkemli binalarından biri olan Amsterdam Kraliyet Sarayı (Royal Palace Amsterdam), Dam Meydanı’nda bulunuyor. Bol ziyaretçi çeken saray ihtişamıyla tabii ki en fotojenik noktalar arasında yer alıyor.
Reguliersgracht
Nehri ve kanallarıyla büyüleyici bir atmosfer sunan Amsterdam’ın mutlaka görmen ve gitmişken bol bol fotoğraf çekmen gereken yerleri arasında tabii ki yedi köprüsüyle ünlü olan Regulersgracht var. Köprülerin üzerinden Amsterdam’daki hayatı fotoğraflayabileceğin bu lokasyonda, tekne turları sayesinde köprü altlarından da mükemmel fotoğraflar çıkarabilirsin.
Magere Brug
Amsterdam’ın en fotojenik noktaları listemizin muhtemelen en romantik durağındayız. Amterdam Hermitage Müzesi’ne bitişik bulunan Magere Brug, açılıp kapanabilen bir köprü ve burası fotoğraflanmayı kesinlikle hak ediyor! Amstel Nehri üzerinde kendine has ışıklarıyla göz okşayan yansımalar oluşuran Magere Brug, Amsterdam gezisinde tam sosyal medya fotoğrafı çekilesi bir nokta.
Magere Brug, 1971 yapımı James Bond filmi Ölümsüz Elmaslar’a da sahne olmuş. Boşuna demiyoruz burası Amsterdam’ın en fotojenik noktalarından biri diye!
I Amsterdam Letters
Şehrin ikonlarından birisi de Museumplein Meydanı’nda bulunan Rijksmuseum’ın hemen arkasında bulunan “I Amsterdam”. Tüm turistlerin uğrak noktalarından olan bu ikonik cümlenin önünde, anı fotoğfafı çekebileceğin gibi açıyı biraz geriden alarak bu yazının kalabalıklar eşliğinde görüntüsünü fotoğraf karesine sığdırabilirsin. Eğer ortamın çok kalabalık olmasından şikayet edeceğini düşünüyorsan çare sabah 09.00’dan önce buraya gitmek olacaktır.
The WALL Gallery
De Pijp’te bulunan The WALL Gallery’e gidersen bölgede fotoğraf çekecek birçok şirin mekan bulabilirsin ama bu önerimiz, fotoğrafın içerisinde kendisini de görmek isteyenlere. The WALL Gallery’de bulunan “Wake me up when I’m famous” grafitisi tam da önünde havalı bir poz verip sosyal medyanın tozunu attırmalık.
Vondelpark
Amsterdam’ın en fotojenik noktalarında gezinirken aynı zamanda şehrin doğasına hayran olmamak elde değil. Devasa bir alana kurulu Vondelpark, içerisinde hayvanların doğal ortamlarında yaşayabildiği alanlarıyla dev bir hayvanat bahçesi aynı zamanda. Amsterdamlıların hafta sonunda bir araya geldiği Vondelpark, şehrin muhtemelen en temiz havasının bulunduğu yer ve insanlar tembel bir akşamüstü geçirmek için burada çimlerde uzanmayı çok seviyor… Çevrede görülecek birçok bitki türü, dinlenecek birçok hikaye ve çekilecek birçok fotoğraf var. Bizden söylemesi!
Prinsengracht
Amsterdam, neyiyle meşhur? Tabii ki kanalları ile… O zaman Amsterdam’a gidip de kanalların fotoğrafını çekmemek olmaz. Şimdi sana Amsterdam kanalları arasında en fotojenik olanını tanıtmamıza izin ver; kendisine Prinsengracht deniyor. Amsterdam’ım en eski evlerinin bulunduğu caddelerden bir kısmı bu bölgede ve etrafta yakalanabilecek çok fazla fotoğraf karesi var. Amsterdam’da nerede fotoğraf çekilir sorusunun klasik yanıtlarından biri, burası.
NDSM-Werf
Endüstriyel alanları estetik bulanlar için mükemmel bir önerimiz var: NDSM-Werf. Eski zamanların gemi limanı, günümüzde birçok kültürel etkinliğin düzenlendiği bir yere dönüşmüş. Burada, minimalist fotoğraflar çekilecek alanlar olduğu kadar ilginç geotmetrileriyle estetik kareler oluşturacak mekanlar ve denizaltı gibi enteresan objeler var. NDSM-Werf, aynı zamanda Amsterdam’da elektronik festivallerin de düzenlendiği bir bölge. Özellikle etkinlik esnasında gidersen burada kesinlikle çok eğleneceksin!
Groenburgwal
Amsterdam’ın kanal bölgelerinden devam ediyoruz. Zaten devam edebilecek başka bir bölge yok. Amsterdam’da kanallar her yeri sarıyor… Groenburgwal, Amsterdam kanalları içerisinde özellikle kış sezonunda inanılmaz fotoğraf kareleri için birçok şans veriyor. Buradaki rengarenk boyanmış eski tip evler, Amstel Nehri boyunca sıralanırken fotoğrafçılara sadece doğru anı yakalama işi kalıyor.
Çevrede yapılacak bir şeyler var mı, peki? Olmaz olur mu, Amsterdam’ın en güzel kafelerinden bazıları, buraya konumlanmış. Oturup sıcak bir kahvenin tadını çıkartırken çekilen fotoğraflara bakmak gibisi yok!
Zaanse Schans
Amsterdam’ın ünlü yel değirmenlerinin fotoğraflarını çekmek istiyorsan şehir merkezinden biraz uzaklaşman gerekecek. Amsterdam’ın kuzeyinde bulunan Zaanse Schans kasabası, gidebileceğin noktalardan biri. Peynir ve tahta ayakkabı üretim merkezleriyle beraber Amsterdam’ın kültürel sembolü olan yel değirmenleriyle ünlü Zaanse Schans, aynı zamanda çevrede bulunan kakao fabrikası sayesinde tıpkı bir masal diyarı gibi kokuyor. Amsterdam’ın eski yüzünü görmek istersen mutlaka buraya gitmelisin. Çevrede görülebilecek o kadar çok fazla güzel şey var ki en iyisi biz sana anlatmayalım, oraları kendin keşfet. Gelecek sezon devam edecek dizi finali gibi oldu sanki değil mi?
Amsterdam’ın en fotojenik noktaları içeriğimiz burada sona eriyor, Avrupa’nın belki de en güzel şehir olan Amsterdam; mükemmel bir tatil için seni bekliyor. Nereden Amsterdam uçak bileti arayacağını biliyorsun, en başta söylemiştik…
İyi Amsterdam’lanmalar!