İçindekiler
Bir hafta sonuna sığdırmaya çalıştığımız Gaziantep gezimizde müzeler, çarşılar, anıt ve parklardan oluşan 22 farklı mekan görme şansı bulduk. “2 günde bu kadar çok yeri nasıl gezdiniz?” diye şaşırmayın sakın, çünkü Gaziantep’te gezilecek yerler birbirine çok yakın. Hanlar, çarşılar peşi sıra dizili hep… Müzeler derseniz, onlar da hep karşılıklı zaten.
O yüzden hiç telaşlanmayın. Müzeler şehrinde normal bir gezintiye çıktığınızda bile bu kadar çok tarihi ve kültürel mekanı görmeniz kaçınılmaz bir şey. Çünkü onlar her yerdeler ve iyi ki oradalar…
Tutmayın Bizi ekibi olarak şehirde gezip gördüğümüz yerlerden bahsetmeye başlamadan önce “Gaziantep’e nasıl gidilir?” ve “Gaziantep’te ne yenir, nerede yenir?” başlıklı 2 yazı daha hazırladık sizler için, eğer hâlâ gidip gitmeme konusunda kararsızsanız bir göz atın deriz. Yemeklerin sizi ikna edeceğine eminiz 😉
Gaziantep’te Gezilecek Yerler Nelerdir?
1. Gün: Müzeler – Hanlar – Çarşılar
Zeugma Müzesi
Zeugma Müzesi’nde, yüzyıllarca yer altında kalan bir Roma kentinin görkemli mimarisini açığa çıkaran mozaikleri, duvar resimlerini, Mars heykelini ve daha başka pek çok eseri yakından görme şansı bulabilirsiniz.
Müzenin en çok ilgi gören eserlerinden biri olan “Çingene Kızı” asıl adı ile “ Mainad Mozaiği” özel bir bölümde sergilenmektedir. Buradaki amaç ise Çingene Kızı’nın buğulu bakışlarını ön plana çıkarmaktır. Yeri gelmişken bu bakışlardaki gizemin ardında yatan tekniğe de kısaca değinelim. Çingene Kızı’nın her daim sizi izliyormuş etkisi yaratan gözlerindeki sır 3 çeyrek bakış tekniğinde saklıymış.
Bu teknik sayesinde siz ona nereden bakarsanız bakın hep göz göze gelirmişsiniz. Biz denedik gerçekten de öyle. Bu arada ek bir bilgi daha Mona Lisa da bu teknik kullanılarak yapılmış.
Emine Göğüş Mutfak Müzesi
Belki daha önce duymuşsunuzdur ama biz yine de bir kez daha hatırlatalım. Gaziantep mutfağı, dünya üzerinde şehir adıyla anılan tek mutfaktır. Bu sebeple böyle bir müzenin Türkiye’de ilk kez burada açılmış olması da tesadüf olmasa gerek.
2008’de hizmete açılan Emine Göğüş Mutfak Müzesi, aslında 1904’te yapılmıştır ve ülkemizin ilk turizm bakanlarından biri olan Ali İhsan Göğüş’ün doğduğu konaktır. Bu konak sonradan restore edilerek müzeye dönüştürülmüştür.
Gaziantep Kalesi’nin hemen güneyinde bulunan Mutfak Müzesi’nde şehrin geleneksel mutfak kültürüne, malzemelerine, araç gereçlerine; yemeklerin adlarına, yapılışına; sofra düzeni ve adabına kadar yemeğin her aşamasına yer verilmektedir.
Medusa Cam Eserleri Müzesi
Yine Gaziantep Kalesi’ne etrafında konumlandırılmış bir müzedeyiz. Daha önce de söylediğimiz gibi bu şehirde gezilip görülmesi gereken yerler birbirine gerçekten çok yakın.
Medusa Cam Esetleri Müzesi de Mutfak Müzesi gibi eski bir Antep evinin restorasyonu sonucu hizmete açılmış. Müze içerisinde Roma ve İslami döneme ait başta cam olmak üzere, bronz ve pişmiş topraktan yapılmış 4 bine yakın eser sergileniyor.
Hamam Müzesi
Antep’te gezdiğimiz en ilginç müzelerden biri buydu diyebiliriz. Hamam kültürüne ait hemen hemen her sahne balmumu heykellerle canlandırılmıştı. Gelin hamamı, lohusa hamamı, damat tıraşı…
Ayrıca Lala Mustafa Paşa tarafından 1577’de yaptırılan bu hamam aslına sadık kalınarak müzeye çevrildiği için hamam mimarisinin de tüm detaylarını görmeniz mümkün. Müzede soğukluk, ılıklık, sıcaklık bölümlerinin bile korunduğunu görebilirsiniz, daha doğrusu hissedebilirsiniz 🙂
Gaziantep Kalesi
Şehrin merkezinde bulunan kale tüm ihtişamı ile sizi içeriye davet ediyor. Ama kale içerisinde sizi bekleyen Kahramanlık Panoraması Müzesi’ni gezmeye başlamadan önce kale duvarlarını dışarıdan fotoğraflamayı unutmayın.
Gaziantep Kahramanlık Panoraması Müzesi
Kale içerisinde yer alan bu müze şehre “Gazi” unvanının verilmesinin ardında yatan kurtuluş mücadelesini gözler önüne seriyor. Gerçekten çok etkileyici detaylan barından müzede, tüm halkın düşman işgaline tek vücut olarak karşı koyması pano ve heykellerle aktarılmaya çalışılıyor.
Şahinbey Savaş Müzesi
Şehitler caddesinde bulunan Savaş Müzesi’nde yine kurtuluş mücadelesine ait silah ve mühimmatlar, halkın sergilenmesi için bağışladıkları çeşitli eşyalar, döneme ait fotoğraflar ve heykellerle canlandırılan tüyler ürpertici sahneler ile karşılaşacaksanız.
Bakırcılar Çarşısı
Şimdi sıra Gaziantep deyince akla ilk gelen yerlerden biri olan Bakırcılar Çarşısı’nda…
Bakır işlemeciliğini geleneksel yöntemlerle devam ettiren zanaatkarların sıra sıra dizili dükkanları arasında yürürken, kendinizi kaybedebilirsiniz bizden söylemesi. O tezgahtan bu tezgaha geçerken başınız dönebilir, bakırı döven çekiç sesleriyle kulaklarınız biraz çınlayabilir. Ama geleneksel motiflerle süslenen el emeği ürünleri ve bu 500 yıllık sanatı yakından görmek buna değer diye düşünüyoruz.
Bu arada eğer hediyelik bir şeyler almayı düşünüyorsanız bakır eşyalar Gaziantep için en iyi tercih olacaktır.
Baharatçılar Çarşısı (Almacı Pazarı)
Bakırcılar Çarşısı’nın hemen karşısındaki bu pazar Elmacı Pazarı olarak da anılıyor. Bunun nedeni ise tarihi yaklaşık 250 yıl öncesine dayanan bu pazarda daha çok elma ve armut satılıyor olmasıymış.
Şimdilerde ise envai çeşit baharatın, kuruyemişin salça, turşu gibi ev yapımı ürünlerin satıldığı bu pazara yolunuz düşerse Antep fıstığı ve kırmızı toz biber almanızı şiddetle tavsiye ederiz.
Zincirli Bedesten
Eski zamanların alışveriş merkezi konumundaki bedestenlerden biri olan Zincirli Bedesten, Antep’in ayakta kalmayı başaran 2 bedesteninden biri Zincirli Bedesten, eskiden kasaplara ev sahipliği yaptığı için “Et Hali” olarak da biliniyor. Ama şu an bedestende sadece hediyelik eşya ve baharat satılıyor.
Gezinizin son günü sevdiklerinize hediye almak isterseniz buraya uğrayabiliirsiniz.
14 Şehit Anıtı
Bu anıtın Gaziantep’in kurtuluş mücadelesi ile âlâkalı olduğunu tahmin etmişsinizdir. Hikayesi oldukça etkileyici… Fransız işgali sırasında Kuvayi Milliye komutanı Şahin Bey ve silah arkadaşlarına yiyecek götüren 14 gencin kurşuna dizilmesini heykellerle canlandıran 14 Şehit Anıtı, Antep gezinizi hüzne boğabilir. Ama bu şehrin her köşesinde şanlı tarihinin acıları var. Bunu da unutmamak gerek.
Yeni Han
Tek avlulu ve iki katlı olan Yeni Han’ın yapılış tarihi 18. yüzyılın ikinci yarısı olarak tahmin ediliyor. Restorasyon sonrası oldukça sağlam bir yapıya kavuşan hanın giriş katında bir süre taş ocağı ve ahır olarak kullanılan Kaleoğlu Mağarası bulunuyor. Bu mağara şimdilerde kafe olarak işletiliyor.
Eğer Gaziantep gezinizi yazın yaparsanız bu mağarada serinleyebileceğinizi unutmayın.
Gümrük Han
Gümrük Hanı, “yaşayan müze” sıfatı ile unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarını yaşatma görevini üstlenmiş önemli bir tarihi mekan. Şu anda gümüşçülük, aba dokuma, mozaik sanatı, cam üfleme, ebru sanatı, antep işi, ahşap oyma başta olmak üzere birçok el sanatı bu handa hayat bulmaya devam ediyor.
Millet Hanı
Tıpkı Yeni Han gibi tek avlulu ve iki katlı olan Millet Han’ın isminin de güzel bir hikayesi var. Atatürk’ün Gaziantep’i ziyarete gelmesi sebebiyle Lala Mustafa Paşa tarafından Karanlık Bedesten (Keçeciler Bedesteni) adıyla yaptırılan yapının adı Atatürk Hanı olarak değiştirilmek istenmiş, ancak Atatürk’ün “Bu han benim değil milletin hanı olsun” sözlerinin ardından Millet Hanı olarak anılmaya başlanmış.
2. Gün: Bey Mahallesi – Bahçeler – Parklar
Bey Mahallesi
Dar sokaklarda yükselen taş konaklar… Gezerken içinde kaybolmak isteyeceğiniz bir mahalle… Sessiz, sakin, huzurlu… Ve Instagram’lık fotoğraflar çekmeye çok müsait 🙂
Eskiden Müslüman ve Ermenilerin iç içe yaşadığı bu mahallede sadece dışarıdan seyredip fotoğraflayacağınız taş binalardan ibaret değil elbette. Bey Mahallesi’nde gezilmeyi bekleyen birçok müze, soluklanabileceğiniz pek çok kafe ve geceyi geçirebileceğiniz otantik pansiyonlar da bulunuyor.
Oyun ve Oyuncak Müzesi
Bey Mahallesi’ndeki müzelerden ilki Oyun ve Oyuncak Müzesi. Daha sokağın başında sizi saklambaç oynayan çocuk heykelleriyle karşılayan müze içinizdeki çocuğu beslerken bir yandandan oyuncakların tarihini ve kat ettiği yolu görmenizi sağlayacak.
Ali İhsan Göğüş Müzesi
Asıl adı “Ali İhsan Göğüş Müzesi ve Gaziantep Araştırmaları Merkezi” olan ve Türkiye’nin ilk turizm bakanı olan Ali İhsan Göğüş’ün siyasi yaşamına ait özel eşyaları, evine ait mobilyaları, tabloları ve fotoğraflarının sergilendiği bu müzede yakın tarihin izlerini sürebilirsiniz.
Bu müzenin de yine Bey Mahallesi’nde olduğunun altını çizelim.
Atatürk Anı Müzesi
Atatürk’ün Bey Mahallesi’nde konakladığı bina korunarak müze haline getirilmiş. Aslında burası Atatürk’ün Bu müzede Atatürk’ün yattığı yataktan okuduğu kitaplara, kullandığı fincandan giydiği kıyafetlere kadar pek çok özel eşyayı yakından görme şansı bulacaksınız.
Ama en çok müze girişindeki duvarda Atatürk’ün kimliğinde yazan Bey Mahallesi’ni görünce şaşıracaksınız. Çünkü Atamız’ın nüfusa kayıtlı olduğu yer Gaziantep Bey Mahallesi.
Botanik Bahçesi
Bitkileri tanıtmak ve yaşayan bir bitki koleksiyonu oluşturmak amacıyla kurulan Botanik Bahçesi Gaziantep’e gitmişken uğramanız gereken noktalardan biri. Hele de hava güzelse Zübeyde Hanım Bulvarı üzerinde sıralanan Botanik Bahçesi, Masal Parkı, Fıstık Bahçesi ve İletişim ve Uzay Müzesi’ni gezerken vaktin nasıl geçtiğini anlamayabilirsiniz.
Botanik Bahçesi içerisinde Japon bahçesi, koku ve renk bahçesi, gül bahçesi, su bitkileri bahçesi gibi farklı bölümler yer alıyor. Gezerken ne kadar az bitki tanıdığınızın farkına varacaksınız. Bu fırsatı iyi değerlendirin.
Masal Parkı
Türk ve dünya masallarından sahneleri canlandıran heykeller ve şatolar arasında dolaşırken kendimi Pamuk Prenses gibi hissettiğimi itiraf etmeliyim (Ülviye) Gaziantep gezimizin 2. günü ve son saatlerinde böyle bir yere gitmek bize çok iyi geldi. Eğer hava güzelse bu parkı siz de es geçmeyin deriz. Yorgunluğunuza da birebir gelir hem.
Fıstık Park
Bir kuruyemişe adını veren bir şehre geldiyseniz ona özel herhangi bir yeri görmeden oradan dönmemelisiniz. Gaziantep için burası Fıstık Park…
Eğer mevsimine denk gelirseniz ve tabii ki zaman yaratabilirseniz bizce fıstık toplamaya bile gidebilirsiniz. Biz yapamadık ama siz mutlaka yapın. 🙂
Turkcell Gezegenevi ve Bilim Merkezi
Çocukların bilime olan ilgisi arttırmak amacıyla açılan bu merkezde Gezegenevi ve Bilim Merkezi olmak üzere 2 bölüm bulunuyor. Gezegenevi’nde seçilmiş bir tarih ve gözlem yeri için gökyüzünün gerçek zamanlı görüntüsünü gözlemleme; Bilim Merkezi’nde ise deney aletleri, simülasyonlar ve çeşitli uygulama yapma şansı veriliyor çocuklara.
2 Comments
Tuna Tuna
1 Kasım 2018 at 03:07Kebabın ve baklavanın anavatanı Antep. En iyi lezzetlerin başkenti.En iyi ustaların memleketi.
Epoksi Zemin Kaplama
27 Mart 2021 at 16:20gayet güzel bir paylaşım olmuş elinize sağlık