Avrupa’nın Daha Az Ziyaret Edilen Şehirleri | Avrupa’daki Gezi Rotaları

Yaşadığımız gezegen küresel ısınma, iklim krizi, overtourism ve salgın hastalıklar gibi sorunlarla karşı karşıya olsa da gezgin olma ve yeni deneyimler yaşama isteğimiz hiç değişmiyor. Gezgin olmak da farklı hikayeler peşinden gitmeyi gerektiriyor. Tabii sağlıklı kalmak şartıyla. 

İçimizdeki gezgin; farklı kültürleri tanımak, yeni lezzetleri tatmak ve daha önce görülmeyen manzaralara tanıklık etmek istiyor. Sonuçta bize bu hayatta en çok keyif veren şeylerin başında keşfetme isteği geliyor. 

İkincil şehirlere seyahat kavramı son dönemlerde önemli bir trend olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü artık popüler duraklar kadar kalabalıktan uzak, sessiz sedasız köşeler de tercih ediliyor.

Bu nedenle bu yazımızda Avrupa’nın daha az ziyaret edilen şehirlerinden bahsedeceğiz ve seni farklı gezi rotalarına götüreceğiz. Ancak önce ikincil şehirlere seyahat kavramından biraz bahsedelim.

İkincil Şehirlere Seyahat: Az Bilinenin Çekiciliği 

İngilizcede “second city travel” olarak isimlendirilen bu seyahat kavramı, son dönemlerde her yerde karşımıza çıkıyor. Kalabalık tatil bölgeleri, bilinen turizm merkezleri ve büyük şehirler yerine kültürel yönden zengin ama daha az dikkat çeken yerlere seyahat etmek bu gezi biçiminin temelini oluşturuyor.

Bu seyahat türünde bir ülkenin majör, yani ilk akla gelen şehri pas geçiliyor ve daha az bilinen şehrine seyahat ediliyor. Bu nedenle bu gezi türü, kalabalıktan uzak olmayı sevenler ve daha uygun bir bütçeyle seyahat etmeyi düşünenler için de oldukça uygun. 

Ayrıca bu kavram, deneyim odaklı seyahat, overtourism ve ekoturizm ile de ilgili. Özellikle son yıllarda dünya miraslarını ve insanlığa dair önemli kültürel varlıkları etkileyen overtourism yani “aşırı turizm” sebebiyle alternatif bir seyahat şekli gelişti. 

İşte, ikincil şehirlere seyahat de bu trendler doğrultusunda ortaya çıkmış bir kavram. Hem pandemi koşullarını ve sosyal izolasyon kurallarını düşününce kalabalıktan uzak tenha güzergahları tercih etmek çok mantıklı. 

“İkincil şehirlere seyahat” kavramını da anlattığımıza göre keşfetme tutkunu doyasıya yaşayabileceğin ve aynı zamanda bütçe dostu olan şehirlere göz atalım mı? 

Hatırlatmamızı da yaptığımıza göre Avrupa’nın daha az gezilen şehirlerinden bahsedebiliriz. İşte, senin için seçtiğimiz duraklar: 

Travnik: Bosna Hersek’in Kalbinde

Travnik; yaklaşık 20 bin nüfusa sahip, oldukça küçük bir yer. Bosna Hersek’in tam kalbinde yer alan bu küçük yerleşim yeri, ülkenin başkenti olan Saraybosna‘ya da hayli yakın. Ülkedeki 10 kantondan biri olan Travnik, Osmanlı tarihi açısından da oldukça önemli bir bölge. 

Çok uzun yıllar boyunca Osmanlı egemenliği altında kalan Travnik, kendi tarihimiz açısından “Vezirler Başkenti” olarak da anılan bir yer. Dolayısıyla buraya geldiğinde kendini Osmanlı tarihine doğru ufak bir yolculuğa çıkmış gibi hissedebilirsin.   

Ancak bölgenin tarihi Osmanlı’dan çok öncesine dayanıyor. Roma döneminden de birçok eserin bulunduğu yerleşim yeri, bir açık hava müzesini andırıyor. Özellikle kültür ve tarih sevdalıları için çok çekici bir şehir olan Travnik, aynı zamanda Balkanlar coğrafyasının sunduğu göz alan doğal güzelliklere de sahip.

Travnik’in kuzeyindeki Vlasic Dağı, Bosna Hersek’in en yüksek noktalarından biri. Burada kış sporları, kayak, tırmanış ve trekking gibi doğal aktiviteler yapılıyor. Eğer kamp yapmak istiyorsan bölgede bu ihtiyacını da karşılayabilirsin. 

O yüzden aklında olsun, kamp malzemelerini de yanında götürebilirsin. Bu nedenle bagaj kuralları sayfamızı ziyaret edip uçak biletine göre limitleri de öğrenebilirsin.

Travnik’e ulaşmanın en kolay yolu ise öncelikle Saraybosna’ya uçmak ve buradan aktarma yapmak. Türkiye’den Bosna Hersek’e vizesiz uçmanın avantajı da seninle! 

Saraybosna Uçak Bileti Ara 

Sopron: İlham Verici Bir Durak

Sopron, son yıllarda adı duyulmaya başlanan yerlerden. Avusturya-Macaristan sınırında yer alan ve Macaristan’a bağlı olan şehir, Neusiedl Gölü yakınlarında bulunuyor. Avrupa’nın en büyük ikinci kapalı havzası olarak geçen bu gölün bir kısmı Macaristan’a, bir kısmı da Avusturya’ya ait.

Viyana’ya yaklaşık 1 saat uzaklıkta bulunan Sopron, Viyanalı sakinlerin hafta sonu kaçamağı yaptığı güzergahlardan. Gizemli bir Orta Çağ mimarisine ve görkemli barok yapılara sahip bu küçük şehir, Orta Avrupa’nın saklı güzelliklerinden. 

Avusturya’ya yakınlığı ve ticari ilişkiler sebebi ile son yıllarda hayli gelişen şehir, özellikle kültürel ve tarihi anlamda ilgi çekici. “Old Town” adı verilen şehir merkezindeki zarif binalar ve tarihin kapısını aralayabileceğin eski sokaklar son derece çekici. 

Buraya geldiğinde esrarengiz pasajlar, tenha avlular, gizemli şehir duvarları ve tarihi evler görebilirsin. Tabii Orta Avrupa’nın parkları ve doğal güzellikleri de cabası. Bu ilham verici durağa gitmenin en kolay yolu ise öncelikle Viyana’ya uçmak ve oradan aktarma yapmak. 

Viyana Uçak Bileti Ara 

Bergamo: Mistik Bir Atmosfer

Bergamo, İtalya’nın kuzeyinde bulunan tarihi bir yer. Milano’nun 40 km kuzeydoğusunda yer alan şehir, Venedik Cumhuriyeti döneminde yaptırılan tarihi surların içerisinde konumlanmış gizemli bir güzellik. 

Alplerin eteklerinde bulunan ve denizden 250 metre yükseklikte yer alan bu şehir, mistik bir atmosfere sahip. Yukarı (citta bassa) ve Aşağı (citta alta) olarak ikiye ayrılan Bergamo, çok sayıda tarihi ve ihtişamlı yapı ile çevrili. 

Özellikle Piazza Vecchia (Vecchia Meydanı) ile ön plana çıkan şehirde kendini geçmişe ışınlanmış gibi hissedebilirsin. Piazza Vecchia dışında Podesta Sarayı, Bergamo Katedrali ve Contarini Çeşmesi ise şehirdeki diğer görülmesi gereken duraklar.

İtalya’daki klasik dokuyu yansıtan en iyi şehirlerden biri olarak görülen Bergamo, Venediklilerin 1561 yılında yapımına başladıkları ve kusursuz bir işçilikle tamamladıkları surları ile de dikkat çekiyor. 

Bu surların üzerinde güneşin batışını izlemek, şehirde yapılabilecek en keyifli ve unutulmaz aktivitelerden. Devasa kapıları, nefes kesen burçları ve yeraltındaki gizemli tünelleriyle Bergamo Surları seni bekliyor. Bergamo’ya gitmenin en kolay yolu ise direkt uçuşla Milano Bergamo Havalimanına uçmaktan geçiyor.

Braşov: Transilvanya’ya Doğru

Braşov, Romanya’nın güneydoğusunda yer alan bir şehir. Ülkenin başkenti Bükreş‘e yakın bir konumda olan Braşov, özellikle kış sporlarına meraklı olanlar için hayli ilgi çekici bir güzergah. Güney Karpatlarla çevrili olan bölgede çok sayıda kayak merkezi bulunuyor. 

Tarihi ve ikonik bir karakter olan Drakula ile dikkat çeken Transilvanya’nın bir parçası olan şehir, aynı zamanda korku turizmi ile de ünlü. Çünkü Drakula’nın şatosu olan Bran Şatosu ve hakkında birçok efsane bulunan Raşnov Kalesi bu bölgede yer alıyor.  

Yani Braşov’a geldiğinde daha önce tatmadığın türde bir gezi deneyimi yaşaman muhtemel. Efsanelere, edebi hikayelere ve filmlere konu olmuş bir bölge olan Braşov’un doğal güzellikleri de hayli çekici. O yüzden bagaj kuralları sayfamızı ziyaret edip kamp malzemelerini de yanında götürebilirsin. 

Bölgeye ulaşmanın en kolay yolu ise öncelikle Bükreş’e uçmak ve oradan aktarma yapmak. Haydi durma; dolu dolu bir macera seni bekliyor! 

Bükreş Uçak Bileti Ara 

Bu öneri ile yazımızın sonuna geliyoruz, ancak okumaya devam etmek istiyorsan Türkiye’nin Az Bilinen Güzellikleri: Kalabalıktan Uzaktaki Rotalar içeriğimize geçebilirsin.