İçindekiler
Budapeşte; Tuna Nehri ve onun üzerindeki mükemmel köprülerle ünlü. 2. Dünya Savaşı’nda neredeyse hepsi hasar görmüş olsa da Budapeşteliler bu köprülere sahip çıkmış ve aslına uygun yeniden inşa etmiş. Ortaya Budapeşte ucuz uçak bileti alınıp görülmeden dönülmemesi gereken bu etkileyici köprüler çıkmış. Bu şehirdeki köprülerin hepsi güzel ve hepsinin bir hikayesi var fakat biz özellikle görmeni istediklerimizi bir listede topladık. Budapeşte’ye gitmişken bu köprülerin görkemine şahit olmalısın.
The Chain (Széchenyi Lánchíd)
Budapeşte’nin en ikonik mimari yapılarından biri olan The Chain Bridge yani Zincir Köprüsü, Buda’yı Pest’e bağlayan ilk kalıcı geçit. Dokuz yıllık bir çalışmanın ardından 1849 yılından beri bizlerle. Taştan ve dökme demirden inşa edilmiş köprüye adını veren zincirler, 48 metre uzunluğunda. Köprünün her iki tarafındaki yaya geçitleri bulunuyor. Uçak biletini alıp Budapeşte’de bu köprüyü yürüyerek geçebilir muhteşem Budapeşte manzarasının tadını çıkarabilirsin. Köprünün iki yanında heybetli aslanlar bulunuyor. Bu ağzı açık aslanların dilleri var fakat aşağıdan baktığımızda onları görmemiz mümkün değil. Bu hata için köprünün mühendisi olan, Adam Clark’ın intihar ettiği söyleniyor. Biz bunu bir şehir efsanesi olarak kabul etmek istiyoruz.
Margaret (Margit Hid)
Budapeşte’nin ikinci en eski köprüsü olan, Margaret Köprüsü, Pest’i Margaret Adası’yla Buda’ya bağlar. Altı kemeri olan bu köprü, diğer köprülere göre oldukça sade. Zaten köprüyü yaparken de amaç budur. Estetik ve sade bir tasarım yakalamak. Fakat bu sadeliği gece bulamazsın çünkü ışıklandırılması bir hayli görkemli. Köprünün kötü bir anısı var, İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda Almanların geri çekilmiş fakat 4 Kasım 1944’te açıklanamayan bir patlama meydana gelmiş. Yüzlerce kişi, köprünün Pest tarafında olan patlamada hayatını kaybetmiş.
Liberty Köprüsü (Szabadság híd)
Sıra Budapeşte’nin en kısa köprüsü olarak bilinen Liberty Köprüsü’ne geldi. Köprünün çevresinde bolca üniversite bulunuyor bu yüzden çok turistik olduğunu söyleyemeyeceğiz. İlk bakışta The Chain gibi dursa da kendine has çok güçlü özellikleri var. 2016 yılında yenilenen köprü artık yayalara da açıldı. Burada piknik yapan ve yoga seansları düzenleyen Budapeştelileri sıkça göreceksin.
Elisabeth Köprüsü (Erzsébet Híd)
Budapeşte’nin yeni köprülerinden biri olan Buda ve Pest arasındaki bu dar geçiş, aslında bir zincir köprüsü olarak inşa edildi. İkinci Dünya Savaşı sırasında tahrip edildikten sonra, şehirde yeni bir tarzda yeniden inşa edilen tek köprü oldu. Yani aslına sadık kalmak hiç düşünülmedi. Köprü en modern haliyle inşa edildi çünkü orijinal hali oldukça bakımsızdı. Köprünün yeni haline herkes çok çabuk alıştı.
