Kapadokya Gezi Rehberi | Kapadokya’da Gezilecek Yerler

Kapadokya gezi rehberi hazırlamaya başladığımızda karşımızda bu kadar fazla rota çıkacağını bilmiyorduk. Kapadokya denilince herkesin aklına Peribacası gelir, ama aslında çevrede görülebilecek o kadar fazla şey var ki bu gezi için asla 1-2 gün yetmez. Ülkemizin en gözde turizm noktalarından birinin gizemlerini ve renklerini keşfedebilmek için en azından 4-5 gün sürecek bir tatil planı yapmanı tavsiye ediyoruz. Eski zamanlardan gelen görkemli atmosferi ile Kapadokya, lezzetli yemekleri ve sıcakkanlı yerlileri ile Nevşehir, kısa bir yolculuk ile ulaşılabilecek Karain Mağarası, Uçhisar Kalesi… Nevşehir ve etrafında keşfedilecek birçok yer var. Yerin altında bulunan gizemli şehirlerden volkan külü ile boyanmış doğa manzaralarına kadar birçok sıra dışı detay, burada seni bekliyor.

Kapadokya Nerede: Kapadokya’ya Nasıl Gidilir?

Peribacalarını görmek istiyorsan gitmen gereken yer Kapadokya. Nevşehir merkezli olmak üzere Kırşehir, Niğde, Aksaray ve Kayseri şehirlerine yayılmış bir bölgede bulunan Kapadokya’ya gitmek için kara ulaşımını ya da hava yolunu tercih edebilirsin. 60 milyon yıl öncesindeki lav püskürmeleri sonucunda oluşan bu bölge, tamamen başka bir gezegen gibi ve aslında antik dönemde çok daha geniş bir alana yayılıyormuş. Güneyde Kilikya ve kuzeyde Karadeniz; batı tarafında ise Konya’ya kadar uzanan sınırları, zaman içerisinde küçülerek günümüzdeki formuna ulaşmış.

İç Anadolu’da bulunan Kapadokya’ya gitmenin en kolay yolu, Kayseri’ye ulaşmak ve oradan Nevşehir’e geçmek. Kızılırmak tarafından ortadan ikiye bölünmüş bu kadim şehir, tarih ve romantizm kokan atmosferi ile ister yalnız ister çift ister de arkadaşlarla gidilecek bir tatil için düşünülmesi gereken rotalardan.

Kayseri uçak bileti alarak doğanın tam kalbinde, tarih kokulu ve lezzetli yemeklerin bulunduğu bir geziye başlayabilirsin. Ucuz Kayseri uçak bileti için Pegasus tarifelerine bakman yeterli.

Kayseri Uçak Bileti Ara

Yer Altı Şehirleri ve Volkanik Dağlar: Kapadokya Nasıl Bir Yer?

UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki yerlerden biri olan Kapadokya, aynı zamanda “Güzel Atlar Ülkesi” olarak biliniyor. En eski zamanlardan beri (MÖ 7000) insan yerleşiminin görüldüğü bölge, Perslerden Romalılara, Selçuklulardan Osmanlılara kadar birçok önemli medeniyete ev sahipliği yapmış.

Bu mistik tatil yeri, gökyüzünde uçan balonları, kayalara oyulmuş konaklama yerleri ve inanılmaz gün batımı manzaraları ile hayatta en azından bir kez görülmesi gereken noktalardan. Anadolu’nun orta bölgelerinde bulunan volkanik oluşum Hasandağı’nın çevresinde şekillenmiş bu bölge, insanda başka bir gezegene yolculuk yapmış hissi uyandırıyor. Peribacaları da bu volkanik dağdan püskürmüş katmanların sel ve rüzgar ile aşınması ile oluşmuş. Bölgeyi bu kadar özel kılan birçok detay var; ama en önemlisi, muhtemelen buradaki yer altı şehirleri. Üstelik bu yer altı şehirlerinin birçoğu, henüz keşfedilememiş. Günümüzde toplamda 36 tane yer altı şehri bulunmuş, ama uzmanlar bu sayının 150-200 arasında olabileceğini söylüyor. Kapadokya’nın en gizemli yanı, bu yer altı şehirleri.

Kapadokya’yı daha ayrıntılı keşfetmek istiyorsan “Bir Hayalin Peşinde” konseptinin yazarı Deniz Pehlivan tarafından kaleme alınmış olan “Güzel Atlar Ülkesi: Kapadokya” yazısını okuyabilirsin.

Nerede Kalmalı: Kapadokya Otelleri

Türkiye’nin en gözde turistik merkezlerinden birinde olduğumuza göre elbette çevrede birçok lüks otel olacak. Tarih boyunca her zaman önemli geçiş noktalarından biri olan bu bölge, zamanında hanlarla kaplı iken günümüzde burada her türlü konforu bulabileceğin oteller var. Bütçene ve ihtiyaçlarına göre çeşitlenen oteller, Güzel Atlar Ülkesi’nin çeşitli bölgelerine dağılmış durumda.

En seçkin oteller, Ihlara Vadisi çevresinde toplanmış. Milyonlarca yıllık bir volkanik aşınma sonucunda meydana gelen Ihlara Vadisi, nefes kesici manzaralar eşliğinde konaklama imkanı sunuyor.

Kendine kalacak bir yer arıyorsan şansını Ürgüp’te de deneyebilirsin. Bölgede bulunan birçok butik otel, gezginlere Peribacaları manzarası eşliğinde konaklama keyfi yaşatıyor. Ürgüp’te yoğunlaşan Kapadokya butik otelleri, bölgenin yerel lezzetlerinin pişirildiği mutfakları ve geniş avlulu taş konakları ile kesinlikle tecrübe edilmeye değer. Kapadokya’daki gezin esnasında bu egzotik tatil yerinin ruhunu hissetmek için buradaki otelleri tercih edebilirsin.

Avanos, kayaların içine oyulmuş butik otelleri ile ünlü. Bölgenin muhteşem yemeklerini yiyebileceğin, Kızılırmak’ın sesini dinleyebileceğin yer burası. Avanos otelleri için erken rezervasyon yapman gerekiyor; yoksa boş oda bulamayabilirsin. Aklında bulunsun!

Kapadokya’da Gezilecek Yerler ve Çevrede Görülecek Yerler

Milyonlarca yıl boyunca doğanın şekillendirdiği Kapadokya’daki mükemmel manzaraların yanı sıra gezilecek birçok yer var. Kiliseler, yer altı şehirleri, volkanik oluşumlar, Peribacaları, mağaralar ve çevrede bulunan birçok doğal ya da insan eliyle yapılmış gezilecek yerleri ile Kapadokya, unutulmaz bir tatil deneyimi için seni bekliyor. Hazırsan Kapadokya gezi rehberinin en heyecanlı kısmına geçelim.

Peribacaları: Göreme Milli Parkı

1985 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınan Göreme Milli Parkı içerisinde, milyonlarca yıllık bir doğa olayının sonucunda oluşan Peribacaları, güzellikleri ile büyülenmen için seni bekliyor. Hikayelerini orada dinlersin! Aşıklar Vadisi ve Zelve Ören Yeri, Kapadokya gezi rehberine ekleyeceğin maddeler olsun. Buralarda harika gün batımı manzaraları izleyebilirsin.

Peribacaları hakkında dinleyebileceğiniz birçok hikaye var. Biz sana en ünlüsünü anlatacağız. Çok eski zamanlarda, Kapadokya’da yaşayan insanları devler rahatsız edermiş. Her ne kadar insanlar devlerle iyi geçinmeye çalışsa da devler kızdıklar zaman insanlara ateş yağdırır, onların yaşam alanlarına zarar verirmiş. Günlerden bir gün, Peri Sultan’ın yolu Kapadokya’dan geçmiş ve oradaki halkın dertlerini dinlemiş. Devleri yer altına geri göndererek yerel halka yardım eden Peri Sultan ve periler, Kapadokya’da mutlu bir hayat kurmuşlar. Peribacalarının alt bölümlerinde insanlar yaşarken üst bölümlerinde ise periler yaşamaya başlamış. Hikayenin özeti böyle, ama sen Kapadokya turuna çıkarsan hikayenin uzun halini ve diğer efsaneleri yöre halkından dinlemeni tavsiye ediyoruz.

Göreme Açık Hava Müzesi

Hristiyanlığın yayıldığı ilk zamanlardan beri bir öğreti yayma merkezi olarak kullanılmış Göreme, hem bir milli park hem de açık hava müzesi konumunda. Kayalara oyulmuş onlarca yapı, uzun yıllar boyunca kilise ve manastır olarak kullanılmış. Sanatın kutsal inançlarla birleştiği bu yerde, kültürel bir tura çıkmak, insana kesinlikle değerli bir şeyler katıyor. Göreme Açık Hava Müzesi giriş ücreti, 2018 itibariyle 30 TL. Burada aracını park edebileceğin otopark da var. Yaz döneminde 08.00-19.00 saatleri arasında, kış döneminde ise 08.00-17.00 saatleri arasında gezilebilen Göreme Açık Hava Müzesi, Kapadokya’da mutlaka görülmesi gereken yerlerden.

Aynalı Kilise

10. yüzyılın ilk yarısında inşa edilen Aynalı Kilise, Göreme yöresinde gezebileceğin tarihi bir yapı. Karşılıklı duvarlarındaki şekillerin kusursuz simetrisi, kiliseye ismini vermiş. Üç ayrı tünel vasıtası ile ulaşabilen ibadethanesi ve duvarlarına resmedilmiş Hz. İsa ve Hz Meryem figürleri ile oldukça gizemli. Kapadokya gezisi sırasında mutlaka gezilmesi gereken yerlerden biri burası. Bu nedenle Kapadokya gezi rehberine eklememek olmaz.

Uçhisar Kalesi

İhtişamlı Uçhisar Kalesi, Kapadokya’nın her yerinden görünen en büyük peribacasının oyulması ile ortaya çıkmış. Güzel Atlar Ülkesi’ni kuş bakışı görmek istersen buranın zirvesine çıkman gerekiyor. Güvercinlik Vadisi’nde göreceğin manzaraların yanı sıra çevrede gezilebilecek birçok oyma mezar ve büyük sarnıç da var.

Tatili Uzatmak İsteyenlere: Erciyes Dağı

Kapadokya çevresinde atılabileceğin başka maceralar arıyorsan Erciyes Dağı yolculuğunu düşünebilirsin. Uzun doğa yürüyüşlerine çıkabileceğin bu bölgede, çadır kurabileceğin kamp yerleri de mevcut. Üstelik Kış döneminde gidersen burada kış sporları da yapabilirsin.