İçindekiler
Gerçekten gitmek istediğin her şehir için yıllık izin günlerini ya da bayram tatillerini beklemen gerektiğini mi düşünüyorsun? Gelişen teknoloji ile zaman ve mekan kavramını değiştiriyor. Sence de kendini böyle bir dünya içerisinde kısıtlamak haksızlık değil mi? Cuma ya da cumartesi gecesi arkadaşlarınla buluşmaya karar verdiğinde kaç saat kaybediyorsun? Metropollerde bir yerden bir yere gittiğin süre de; herhangi bir başka şehre uçak ile gidebilirsin. Her insan ölmeden önce gitmek istediği yerleri ya bir yere not alır ya da aklında tek tek sıralar. Ancak çoğunluk hayallerini hep başka baharlara erteler. Hayallerini ertelemek yerine şehirleri birer birer keşfetmen için sana özel fikirlerimiz var. Başlayalım.
Son Dakikacı Olma
Bir şehri bir günde gezebilmenin en cazip noktalarından biri, otel konaklaması olmaması dolayısıyla ekonomik bir seçenek olmasıdır. Bir seyahati ekonomik yapan en önemli detay ise planları son dakikaya bırakmamaktır. Gözün ve kulağın her zaman açık olmalı, sürekli takipte kalmalısın. Elinde görmek istediğin şehirlerin listesi olmalı ve uygun uçak biletini yakalamak için sürekli takip etmelisin. Bütün bir yılın seyahat planını tek bir günde yapabilirsin.
Uçak Saatlerini İyi Ayarla
Uzun vakit geçirmek adına çok erken saate alınmış uçak bileti, planlarını aksatabilir. Eğer uçuşun kısa mesafeliyse vardığın zaman şehir henüz uyanmamış, hayat başlamamış olabilir. Seçme şansın varsa şehre varışını kahvaltı saatine denk getirmeye çalışmalısın. Aynı şekilde dönüşünü de akşam yemeğini rahat rahat yiyip havalimanına yetişebileceğin şekilde ayarlamanda fayda var. Boşa geçen zaman ya da koşturarak geçirilen dakikalar, yolculuğundan aldığın keyfe sekte vurabilir.
Şehir İçi Ulaşım İçin Tercihini Yap
Navigasyon kullanma konusunda yetenekliysen araç kiralamak en pratik yöntem. Şehre gitmeden önce toplu taşıma ağı hakkında mutlaka bilgi edinmelisin. Sana zaman kaybettirecek uzun bekleyişlerden ve mesafelerden kaçınmalısın. Dakik olabilmek için gideceğin şehirde raylı sistemler varsa değerlendirmen yararlı olacaktır. Son bir seçenek olarak bir ticari taksiyle anlaşıp sana bütün gün eşlik etmesini de sağlayabilirsin.
Doğaçlamaya Zaman Yok
Şehre ayak bastığın andan, uçağa binene kadar tüm zamanı çok iyi bir şekilde planlamalısın. Örneğin; Gaziantep uçak bileti buldun ve gezmeye karar verdin. Gaziantep’e gidiyorsan güne katmersiz başlamak olmaz. Katmeri en iyi nerede yersin ve bu yer daha sonra gezeceğin yerlere ne kadar mesafede bulunuyor? Bunları mutlaka hesaplamalısın. Şehir içerisinde tahmini mesafeleri ve ulaşım sürelerini iyi ayarlamalısın.
Tur Operatörü Gibi Düşün
Aktivitelerin başlangıç ve bitiş saatlerini önceden belirlemeli ve bunun dışına çıkmamalısın. Tur operatörü mantığıyla hareket etmelisin. “09.00-10.00 arası kahvaltı, ardından hareketle Zeugma Antik Kenti’ne yolculuk…” Gibi aklından cümleler kurabilirsin. Kültür mirası bakımından zengin bir şehre gidiyorsan görülmesi gereken yerler arasında seçim yapman gerekiyor. En çok görmek istediklerine öncelik tanıyıp geriye kalan yerleri önem sırasına göre listelemende fayda var. Örneğin; Zeugma’yı gezmek için ne kadar zamana ihtiyacınız olduğunu kolaylıkla internetten bulabilirsin. Bunları bir kenara mutlaka not almalısın.
Şehir Müzelerden İbaret Değil
Ara sokaklarda gezmeye, küçük esnaftan alışveriş etmeye mutlaka zaman ayırmalısın. Evet, görülecek çok fazla tarihi yer olabilir. Ancak bir şehri gerçekten tanımak için sokağa karışmak gerek. Bu sana kentin havasını soluma; çok güzel fotoğraf kareleri yakalama imkanı da tanıyacaktır.
Öğlen Yemeği mi Akşam Yemeği mi?
Yörenin en özel lezzetlerini tadacağın öğün için de tercih yapman gerekecek. Hem öğlen hem akşam yemeğinde vakit kaybetmen pek doğru olmayacaktır. Öğlen yemeğini atıştırmalıklarla geçirebilirsin. Akşam yola çıkmadan önce ise gidilecek restoranı önceden belirlemelisin. Öğün tercihi sana kalmış ama mutlaka birinden birini seçmeye çalışmalısın. Sana eşlik edecek insanları, planını ve rotanı doğru belirledikten sonra sabahtan akşama kadar istediğin herhangi bir şehrin tadını çıkara çıkara gezmek hiç de zor değil.