İçindekiler
“Yaşanabilecek En İyi Şehirler” listelerinde kendisine sürekli en üst sıralarda yer bulan Viyana, göz kamaştıran barok eserleri, sarayları, katedralleri, müzeleri ile olduğu kadar trend mekanları, kafeleri, eğlence ve lezzet durakları ile de hayli ünlü bir şehir.
Tarih içerisinde Avrupa’nın en önemli kültür, sanat, politika merkezlerinden biri olan Viyana, coğrafi konumu ile de fark yaratıyor ve farklı kültürlerin etkileşim içerisinde olduğu bir yer olarak göze çarpıyor.
Orta Avrupa’nın kalbinde yer alan şehir, kozmopolit yapısıyla özellikle kültür ve sanata düşkün, bohem gezginlerin ilgisini çekiyor. Ayrıca dünyanın en yeşil kentlerinden birisi olan Viyana, doğa tutkunları açısından da önemli duraklardan birisi olarak dikkat çekiyor.
Bu yazımızda klasik müzikle anılan ve Avrupa’nın en sofistike şehirlerinden biri olan Viyana’nın hip bölgeleri’ni inceleyeceğiz ve senin için farklı bir Viyana gezi rehberi oluşturacağız. Haydi Viyana’da gezilecek yerlere bakalım ana öncelikle şehrin coğrafi konumundan ve ulaşımdan bahsedelim.
Viyana Nerede?
Viyana, Avusturya‘nın kuzeydoğusunda yer alıyor ve Alp Dağları’nın en doğu ucunda konumlanıyor. Kendi adıyla anılan havza içerisinde konumlanan şehirdeki ilk yerleşim Tuna Nehri’nin batı kıyısına M.Ö. 6. yüzyılda Keltler tarafından kurulmuş.
Kapladığı alan itibariyle Avusturya’nın en büyük şehri olan Viyana, 23 farklı ilçeden oluşur. Her birine ayrı ayrı isim ve numara verilmiş olan bu ilçelerden ilk 9’u şehir merkezinde, geri kalan 14 tanesi de şehrin dış bölgelerini oluşturur.
Viyana’ya Nasıl Gidilir?
Avusturya’nın başkenti Viyana’da uluslararası seferlere açık 1 havalimanı, 3 büyük tren garı ve farklı büyüklüklerde otobüs terminalleri bulunur. Türkiye’den Viyana’ya ulaşmanın en kolay ve en hızlı yolu ise Pegasus’un Viyana seferlerinden uçak bileti almaktan geçiyor. Şehre en pratik şekilde nasıl ulaşacağından da bahsettiğimize göre gelelim “hip” ve “hipster” kavramlarına.
Viyana Uçak Bileti Ara
Hip Nedir: Ana Akımdan Uzak ve Farklı Olanın İzinde
“Hip” ve “hipster” gibi kavramlar 2010’lu yıllarda popüler oldu fakat bu kavramların geçmişi aslında 1930’lu yıllara kadar uzanıyor. İlk olarak ABD’de alt-kültürün bir uzantısı olarak ortaya çıkan bu kavramlar, kelime anlamı olarak “yenilikçi” ve “genel” olandan uzak olmayı ifade ediyor.
“Hippi” yani “çiçek çocuk” akımının da temelini oluşturan bu kavramlar açısından kendini ana akım kültürden ayırmak esas. Giydikleri gömlekler, dar pantolonlar, paltolar, taktıkları gözlükler, dinledikleri farklı türdeki müzikler ve gittikleri ayrıksı mekanlar ile kendini belli eden hipster’lar, günümüzde hayli popüler bir hal aldı.
Genele hitap eden şeyleri reddeden hipsterlar açısından kendi başlarına keşfettikleri şeyler de çok kıymetli. O yüzden bu akımın içinde estetik açıdan bir “retro” ve “ikinci el” merakı da mevcut. Hipster ile beraber kullanılan hip kavramı ise kendine özgü, stil sahibi, “cool” yerleri ifade etmek için kullanılıyor.
Farklı bir yaşam tarzını ifade eden bu kültür, bulunduğun çevre, dinlediğin müzik, sevdiğin filmler ve hayatın ile ilgili yaptığın tüm tercihler ile ilgili. O halde Viyana’da bu kültürü yansıtan bölgelere bir göz atalım.
●MuseumsQuartier
Viyana’nın “Müzeler Bölgesi” olarak isimlendirilen bu lokasyon, doğal bir kentsel dönüşüm bölgesi olarak ışıldıyor. Lokal halkın ve şehre gelen ziyaretçilerin kaliteli zaman geçirmesini sağlayan bölge, bir kaleyi andırıyor.
MuseumsQuartier; 60.000 m2’lik bir alan içerisindeki müzeleri, modern dönemi yansıtan fuayeleri, geniş avluları, oturma alanları, niş kafeleri ve dükkanları ile Viyana’nın trend bölgeleri listesinde kendine sürekli şekilde yer buluyor.
Dünyanın en büyük kültür komplekslerinden biri olan MuseumsQuartier’in geçmişi de 18. yüzyıla kadar uzanıyor. Bölgedeki modern sanat müzesi Mumok, sanat müzeleri Kunsthalle Wien ve Leopold Müzesi, mimarlık müzesi Architekturzentrum Wien, müzik ve sahne sanatları için oluşturulmuş etkinlik noktası Halle E + G burayı her daim ilgi çekici kılıyor.
●Prater
Prater, aslında bir dinlenme ve eğlence alanı. Burayı sıradan eğlence parklarından ayıran en önemli özellik ise kocaman bir ormana ev sahipliği yapıyor olması. Buradaki kafelerde, oyun alanlarında, kulüplerde dilediğin gibi eğlendikten sonra huzura ermek istersen, devasa bir yürüyüş parkuru ve ormanlık arazi seni bekliyor.
Viyana’nın sembollerinden biri olan “Riesenrad” yani “dönme dolap” da bu bölgede yer alıyor. Yılın her döneminde farklı etkinliklere sahipliği yapan bölgede, özellikle yaz aylarında düzenlenen müzik festivalleri lokal halkın ilgisini çekiyor.
●Naschmarkt
Naschmarkt, Viyana’nın en önemli pazarı ve bu bölgenin tarihi esasen 16. yüzyıla kadar uzanıyor.
Zamanında Viyanalılar buraya çiftçilerin, satıcıların şehir dışından getirdiği ürünleri tedarik etmek için gelirmiş.
Ancak burası günümüzde çok çeşitli ve farklı amaçlara hizmet ediyor. Viyana’nın en hip bölgelerinden biri olan Naschmarkt’ta, farklı stillere sahip birçok kafe ve bistro bulunuyor. Buraya geldiğinde hem farklı gurme tatları deneyebileceğin mekanlar hem de dilediğin gibi alışveriş yapabileceğin dükkanlar mevcut.
Renkli, kalabalık bir dünyanın parçası olmak ve Viyanalıların gündelik yaşamına şahitlik etmek istiyorsan gelmen gereken yer kesinliklikle Naschmarkt. Buradaki multikültürel doku ve çok seslilik görülmeye değer.
●Rudolfsheim-Fünfhaus
Rudolfsheim-Fünfhaus, Viyana’nın çok kültürlü, trend ve lokallerin tercih ettiği bölgelerden. Balkan ve Türk restoranlarının bulunduğu Rudolfsheim-Fünfhaus, aynı zamanda alışveriş yapmak isteyenler için de hayli uygun. Popülerliğini her geçen gün artıran bölgede tasarım stüdyoları, vintage mağazalar ve sıra dışı barlar, kulüpler bulunuyor.
Oldukça hareketli olan Westbahnhof istasyonunun civarında da gidilecek dükkanlar ve restoranlar bulunur. Ayrıca bu bölgede Viyana’nın en büyük kültür-sanat komplekslerinden biri olan “Wiener Stadthalle” yer alır. Sana önerimiz Viyana’ya gelmeden evvel bu kompleksin takvimine göz atman yönünde. Kim bilir, belki çok sevdiğin bir müzisyeni ya da grubu burada izleme şansın olur.
●Schwedenplatz
Hareketli bir sokak ve gece hayatı istiyorsan, seni Schwedenplatz bölgesine doğru alalım. Burası ismini 1. Dünya Savaşı sonrası sonrasında almış bir bölge. İsveç’in yeni Avusturya Cumhuriyeti’ne verdiği yardımdan ötürü bölgeye Schwedenplatz yani “İsveç Bölgesi” denmiş.
Burası Tuna Nehri’nin devam ettiği bir kanalın hemen yanında konumlanıyor ve bölgede harika restoranlar, kafeler yer alıyor. Özellikle yaz aylarında çok canlı ve heyecanlı olan bölgede, görülmesi gereken farklı tarzdaki gece kulüpleri yer alıyor. “Flex”, “Tel Aviv Beach” ve “The Danube Canal” öncelikleri önerilerimiz ama asıl tavsiyemiz, kıyıdan kıyıdan kalabalığı takip et!
●Mariahilf
Mariahilf, modanın kalbinin attığı bölge olarak anılır. Geçmişi 19. yüzyıla kadar uzanan bölgede, trafiğe kapalı cadde “Mariahilferstrasse” yer alır ve burası ilham verici mağazalarla, tasarım stüdyolarıyla, plak dükkanlarıyla, sanat galerileriyle, tiyatrolarla, küçük kafelerle doludur.
Harika bir şehir manzarasına sahip bölge, her daim canlı ve çekicidir. Yeni bir şeyler keşfetmek ve alışveriş yapmak istersen, lokal halkın uğrak noktası olan bu bölgeye mutlaka uğramanı tavsiye ederiz.
Bu önerimizle yazımızın sonuna geliyoruz ancak sen okumaya devam etmek istiyorsan “Dünyanın En İyi Kitap Kafeleri: Kahve İçmeye Doyamayacağın Köşeler” içeriğimize geçebilirsin.
