İçindekiler
- Bolonya ile İlgili Genel Bilgiler
- Ulaşım
- Konaklama
- Bolonya’da Gezilecek Yerler
- Mekan Önerileri
- Bolonya’da Alışveriş
- Bolonya’ya Çocukla Gidilir mi?
- Çocukla Yapılacak En İyi Şeyler
- Biblioteca Salaborsa’yı Ziyaret Edin
- Piazza Maggiore’deki Palazzo Del Podesta’daki “Orta Çağ Telefonunu” Deneyin
- Via Piella ve Finestrella Manzarasına Bakın!
- Piknik Yapın ve Parkları Keşfedin!
- Parco Europa’da Vakit Geçirin
- Lezzetli Gelato Müzesi’nde Eğlenin
- Museo Cappellini’de Bir Dinozor Görün
- Onlar İçin Oyuncakçı Bulun!
- Aşçılık Kursuna Katılın
- Ducati Müzesi, Motosiklet Seven Miniklerin Olmazsa Olmazı
- Bolonya’daki Parkları Keşfedin!
- San Luca Expres Trenino’ya Binin
Şişman dedim evet 🙂 Bolonya’nın hak edilmiş lakaplarından biri bu. İtalya’nın turistik şehirlerinin ardında kalmış, kıymeti çok bilinmeyen bir mücevher aslında. Bolonya’nın, İtalya’nın gastronomi merkezi olarak ünü göz önüne alındığında şaşırtıcı olabilir. Bolonya sadece yemekseverler için değil; aynı zamanda sanat, tarih, sinema ve açık hava sevenler için kaçırılmaması gereken bir şehir. İlginç bir şekilde sokaklarında gezinirken dans edesiniz geliyor. Seyre doyamıyorsunuz. Keyifle aheste aheste 2-3 gün geçirmek için harika bir seçim.
Ayrıca buradan Roma, Milano gibi popüler diğer şehirlere geçmeniz de çok kolay. Şehrin demir yolu ulaşım ağı bir harika! İsterseniz günübirlik Modena Parma’ya da gezi yapılabilir. Bizim en keyif aldığımız İtalya şehirlerinden biri. İnsanı yormuyor bir kere, diğer turistik şehirleri elinin tersiyle ittirecek cinsten. Roma’ya aşık olursun, ama Bolonya’yla iş ciddiye biner.
Bolonya ile İlgili Genel Bilgiler
- Bolonya, Kuzey İtalya’daki Emilia Romagna bölgesinin başkenti. Tam da Verona ve Floransa’nın arasında kalmış o tatlı şehir!
- Bolonya Üniversitesi, İtalya’da ve Avrupa’da kurulan ilk üniversite.
- Bolonya’da en çok göreceğiniz şey Portico yani revaklar. 60 kilometreye yayılan bu üstü kapalı kaldırım geçitler; yürüyenler için yağmur ve karda doğal şemsiye görevi görüp rüzgardan korunmaya yararken yazın sıcak günlerinde ise doğal gölge ve serinlik sunuyor 🙂
Revaklar aslında sosyal ihtiyaçlardan doğmuş. Üniversitenin merkezi olarak hızla büyümeye başladığı için yeni konut ve ticari alanlara ihtiyaç duyulmuş. İlk kattan itibaren konut sakinleri binaları dışa doğru genişleterek evlerinde ek alan yaratmaya başlamış. Oluşturulan çıkıntı, taş veya selenit bloklar üzerine oturan ahşap kirişlerle desteklenmiş ve böylece aşağıda revaklı bir alan oluşturulmuş.
Bilmenizde fayda var: Bolonya, şehir merkezindeki binaların birçoğunu süsleyen sevimli revaklarıyla ünlü. Bolonya’nın revakları o kadar benzersiz ki artık UNESCO Dünya Mirası!
- Bolonya’nın 3 lakabı var: La dotta, la grassa, la rossa yani bilgili, şişman, kırmızı. Bu 3’ü şehri karakterize ediyor.
- Şehrin ana meydanı Piazza Maggiore, hafta sonları trafiğe kapalı. Hafta içi ise trafiğe açık.
- Bolonya gezisinin tadını en iyi yürüyerek çıkarabilirsiniz! Şehirde bol miktarda toplu taşıma olsa da otobüs yolculuğu Bolonya’nın hakkını veremez. Bu yüzden şehrin yürünebilirliğinden yararlanın ve mümkün olduğunca çok yürüyün.
- Otobüse binecekseniz -ki havalimanından binmeniz gerekecektir- en iyisi ya tren/otobüs istasyonlarındaki elektronik makinelerden önceden bilet satın almak ya da bir “Tabacchi” mağazası (büyük T ile işaretlenmiş) aramak ve uçağa bindiğinizde biletlerinizi doğrulamak.
- Bolonya’da kart kullanımı yaygın, ama pek çok kuruluş kart kabul etse de özellikle küçük dükkanlar (kart kullanımı için minimum harcama gerektirebilir) ve özellikle toplu taşımada rahat etmek için her zaman yanınızda biraz nakit bulundurmanız daha güvenli.
- Bolonya’daki restoranlar, genellikle öğle yemeği için 12:00-15:00 ve akşam yemeği için 19:30-23:00 olmak üzere oldukça katı yemek saatlerine/çalışma saatlerine bağlı. Bu saatler dışında mükemmel bir mekana oturarak yemek bulmaya çalışmak zor olacaktır. Bu yüzden araştırmanızı yapın ve gidilecekler listesindeki restoranınızın saatlerini muhakkak not edin.
- İtalya’da genellikle bir tür masa servis ücreti olan “coperto” alırlar. Coperto bir bahşiş değildir. Bizdeki kuver ücreti gibi düşünebilirsiniz. Coperto dahil edildiğinde biraz daha az bahşiş verebilirsiniz.
- Yerliler esspressolarını (“caffè” olarak adlandırılır) barda ve ayakta içmeyi severler. Ayrıca bu şekilde restoranda oturmaktan daha ucuza geldiğini söyleyebilirim.
- Latte, İtalyancada “süt” anlamına geliyor. Bir latte sipariş ederseniz, baristalar size gerçek bir bardak süt sunmaktan çekinmezler ve evet, buna tanık oldum. Bunun yerine bir latte macchiato (bir shot espresso ile süt) isteyin.
- Take away kahve kültürü burada yok. Bu nedenle her kafede paket servis seçeneklerinin olmasını beklemeyin. Büyük olasılıkla barda durup yerel halkın yaptığı gibi hızlıca kahvenizi içmek isteyeceksiniz. Masalarda oturmanın ekstra maliyeti var.
Ulaşım
Bolonya Havalimanı’ndan Şehir Merkezine Ulaşım
Bir önceki seyahatimizde otobüs vardı. Şimdi o kalktı, çok da hayırlı oldu. Şimdi öyle kolay öyle hızlı bir ulaşım var ki: Marconi Express! Bolonya’da bulunan bir monoray hattı. Sadece 7 dakika 20 saniyelik bir seyahat süresi ile “Bologna Centrale” tren istasyonuna varırsınız. Çalışma saatleri ise 05.40-00.00 aralığında. Biletlerinizi tabacco shoplardan
alabilirsiniz. Tek yön 11 euro, esnek dönüş 20 euro (2023). Bilet fiyatları ve daha fazla bilgi için Marconi Exspress’in sayfasına göz atın.
Daha pahalı bir alternatif ise yaklaşık 20-25 € olabilen taksi yolculuğu ve yolculuk 15 ila 30 dakika sürebilir (2023). Çok fazla bagajınız varsa veya konaklama yeriniz merkezde değilse bu sizin için mantıklı olacaktır.
Bolonya’ya Trenle Ulaşım
Ana istasyon Bologna Centrale, Bolonya’nın ana meydanı Piazza Maggiore’ye yaklaşık 10 dakika uzaklıkta. Milano, Floransa, Roma, Venedik veya Napoli’den Bolonya’ya trenle ulaşmak çok kolay. Şehire ayrıca Viyana ve Paris de dahil olmak üzere diğer Avrupa başkentlerinden yüksek hızlı trenlerle de ulaşılabiliyor.
Bolonya’da Şehir İçi Ulaşım
Bolonya’daki görülecek yerlerin büyük çoğunluğuna yürüyerek ulaşılabilir. Bu nedenle şehirde dolaşmak için ana ulaşım şekli ayaklar. Toplu taşıma için sayısız otobüs hattı var. Bunlar turistik amaçlı olduğu için çok önemli değil. Santuario della Madonna di San Luca’ya seyahatiniz için otobüsü kullanabilirsiniz, ama inanın buna gerek yok.
Konaklama
Özellikle ilk kez geliyorsanız şehir merkezine yakın olmak her zaman daha iyidir 🙂 Zaten görülecek yerler ve yapılacak aktiviteleri düşününce küçük bir şehir ve her şey bir dairenin içinde. Sürekli “Aa biz buradan geçmemiş miydik?” diyeceksiniz! Buranın büyük bir üniversiteye sahip genç bir kasaba olduğunu unutmayın. Öğrenciler gelip giderken, aileleri ve arkadaşları ziyaret etmek ve uygun fiyatlı konaklama bulmak zor olabilir. Erken rezervasyonla daha uygun ücretli bir bölgede doğru yeri bulmayı garanti altına alabilirsiniz.
Ben Nerede Kaldım?
Bolonya’da Airbnb konaklaması tercih edecekseniz iki önerim var. Şansımıza da ilk kez deneyimlediğimiz ev “Airbnb Plus” denk geldi. “Airbnb Plus nedir?” diye soracak olursanız söyleyeyim: Süper Ev Sahibi düzeyinde misafirperverlik sunan evler diyebilirim. Yüksek puanlı (4,8+), güvenilir ve mükemmel bir konaklama sunma konusunda kararlı yerler. Bakımlı, konforlu şahane evler. Onları kaçırmayın! Evimiz Küçük Venedik manzarasına 2-3 dakika yürüme mesafesindeydi. Kaldığımız evin linkini bırakıyorum.
Son konaklamamızı ise Via de Coltelli caddesinde, şehrin en büyük parkı olan Giardini Margherita yakınında yaptık. Tertemiz, mis gibi bir ev. Mutfağın penceresi devasa bir yeşil bahçeye ve gökyüzüne bakıyor. Yüksek tavanlar, zevkli mobilyalar, kurutma makinesinden espresso makinesine kadar her şey var. Ve keten nevresimler… Her detayı ayrı güzellikte. Hatta bu evin Airbnb Plus olmamasına şaşırdım diyebilirim. Evin linkini bırakıyorum. Harika!
Kaç Gün Kalalım?
Bolonya minik bir şehir. 1 ya da 1,5 günde görülmesi gereken her yeri bitirirsiniz; ama bu şehir öyle tatlı ve keyifli ki öylece oturup izlemelik caddeler, yapılar ve müthiş lezzetli yemeklerle dolu. 3 tam günü kesin ayırmanızı isterim. Hatta 1 gününüz daha varsa Verona ya da Modena’ya geçebilirsiniz.
Bolonya’da Gezilecek Yerler
Piazza Maggiore: Bolonya’nın ana meydanı Piazza Maggiore’den başlayalım. Bolonya’nın kalbi direkt burası. Ne tarafa giderseniz gidin zaten her yol sizi buraya çıkaracak. Bolonya’nın belli başlı ilgi çekici yerlerinden bazıları burada yer alıyor. Ayrıca sokak sanatçıları buraya tatlı bir ambiyans katıyor. Müziğin ritmine ayak uydurun.
San Petronio Bazilikası: Bolonya’daki ana kilise olan San Petronio Bazilikası, Piazza Maggiore’nin ortasında yer alıyor. Cephesi oldukça dikkat çekici. Aslında tam olarak bitmemiş halde, sadece yarısı mermerle kaplı. İlk bakışta olması gerekenin bu olduğuna neredeyse inanacaksınız. San Petronio Bazilikası aslında dünyanın en büyük beşinci kilisesi ve en büyük tuğla kilisesi. Kilisenin içini ücretsiz ziyaret edebilirsiniz. Tabii fotoğraf çekmek isterseniz 2 euro ücret ödemeniz gerekiyor.
San Petronio Bazilikası’nın öne çıkan özelliklerinden biri de arka taraftaki panorama terası Terrazza. 54 metre yüksekliğindeki bu noktadan güzel manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz. Terasa çıkmanın ücreti 3 euro, ama terasa çıkan asansör resmen Allah’a emanet 🙂 Biz geçen sefer geldiğimizde çıkmıştık, ama inşaat halinde ve yanları boş olduğu için tedirgin de olmadık değil. Çocukla çıkmanızı önermem. Ama bir manzara var ki yukarıda, muhteşem! En en en iyi fotoğraf veren konum kesinlikle bu teras!
Bolonya’nın Eğik Kuleleri / Garisenda ve Asinelli: Bolonya’nın ikonik yapıları, Garisenda ve Asinelli adı verilen bu iki eğik kule. Bolonya’da bir zamanlar bu kulelerden bolca bulunuyormuş. Özellikle iki kuleden küçüğü yani Garisenda o kadar eğik duruyor ki… Gerçekten çılgınca! Sadece daha büyük kuleye yani Asinelli’ye girebilirsiniz. 498 ahşap basamaktan sonra Bolonya’nın mutlak en muhteşem manzarasına ulaşacaksınız. Kan ter içindeki bu tırmanışa değer. Ama ufak bir çocuklaysanız sakın ha! Kuşbakışı şehir manzarası tek kelimeyle harika. Güvenlik nedeniyle ızgara var, ama içinden sorunsuz fotoğraf çekebilirsiniz.
İpucumuz: Günün her saatinde kuleye yalnızca sınırlı sayıda kişinin çıkmasına izin veriliyor. Biletinizi önceden -tercihen birkaç gün önceden- ayırtmanız önemli. Kuleye çıkmak ve inmek 45 dakika sürüyor.
Asinelli Kulesi’ne Giriş: 5 euro (2023)
Biblioteca Comunale dell’Archiginnasio: Piazza Maggiore’den sadece birkaç adım ötede, Bolonya’nın başlıca cazibe merkezlerinden biri olan muhteşem Palazzo dell’Archiginnasio’yu göreceksiniz. Bu mimari şaheser, eski Bologna Üniversitesi’ne de ev sahipliği yapıyor. Ziyaretçi olarak sadece seçili alanları görebilirsiniz. İç avluda, merdiven ve koridorlarda gezinmek ücretsiz. 3 euro’luk bir ücret karşılığında tarihi anatomi odasını ve stabat-mater odasını da ziyaret edebilirsiniz. Ahşap panelli anatomi salonu (Anatomi Tiyatrosu) beklenenden daha küçük, ama oldukça özel. Stabat-mater odasının en belirgin özelliği ise kütüphane alanına bakan manzara.
Universita di Bologna: 1088 yılında organize bir öğrenci loncası tarafından kurulan, dünyada sürekli faaliyet gösteren en eski üniversite.
Quadrilatero Bölgesi: Piazza Maggiore’nin doğusunda, görülmeye değer, küçük ama çok canlı Quadrilatero semtine ulaşacaksınız. Pazar tezgahları, şarküteriler ve restoranlarla çevrili dar sokaklardan oluşan bir labirent burada sizi bekliyor. Gün boyunca yerli halk ve turistler burada espressolarını içer ve yiyeceklerini alır. Akşamları insanlar bir aperitivo için buluşur. Eğlenceli bir ek bilgi: Avusturyalı grup Wanda’nın en popüler şarkıları “Bologna”da bahsettiği şarküteri Ceccarelli de burada bulunuyor.
Quadrilatero pazarının kalabalık dar sokakları, Bolonya’da yerel yaşamı deneyimlemek için tartışmasız en iyi yer. En merkezi şehir pazarı olarak muhtemelen turist odaklı hilelerle dolu olmasını beklersiniz, ancak tam tersi. Hafta içi sabahları sokaklar, yerel satıcılardan ürün, balık, et ve diğer yerel yiyecekler için alışveriş yapan şehir halkıyla dolu. Günün avını satan balıkçıların bağırışlarını duyacaksınız ve taze ekmek yapan fırınlardan çıkan maya kokusuna doyacaksınız. Gerçekten yerel bir deneyim için taze hamur işleri, aceto balsamico gibi yerel ürünler ve hatta taze makarna satın almak için Quadrilatero satıcılarına gidin.
Pitoresk Piazza Santo Stefano: Piazza delle Sette Chiese olarak da bilinen, Bolonya’nın eski şehrinin en güzel meydanlarından biri. Rönesans saraylarının güzel cephelerinin yanı sıra aynı adı taşıyan Santo Stefano Bazilikası da herkesin ilgisini çekiyor. Burası bir kilise kompleksi. Muhakkak içeri girin ve gezin. Sabahın ilk saati kapıdaydım. Hiç kimse yoktu ve her kapı ardından karşıma bir kilise çıkıyordu. Biraz ürpertici, ama muhteşem bir deneyimdi benim için.
Tavsiyem: Santo Stefano Bazilikası’nı da ziyaret etmekte kesinlikle fayda var. Burası bir kilise kompleksi. Birkaç bina ve revaktan oluşuyor. İçerisinde 7 kilise barındırdığı için “Yedi Kilise” takma adı verilmiş. Her köşede başka bir küçük hazine var. Ayrıca giriş tamamen ücretsiz.
Şiddetle tavsiye edilir!
Küçük Venedik: Bolonya şehir merkezinin kuzeyinde, Venedik’in küçük bir versiyonu bulunuyor. Burada eskiden geniş bir kanal sistemi olan Bolonya’nın izlerini bulacaksınız. En ünlü “Venedik manzarasını” Via Piella’da göreceksiniz. Tam arkasında ise “Finestrella” adı verilen ikonik manzaranın gizlendiği küçük, mütevazı bir pencere bulacaksınız. Canale di Reno’nun manzarası gerçekten çok güzel.
Santuario della Madonna di San Luca: Hac kilisesi Santuario della Madonna di San Luca, Bolonya şehir merkezinin güneybatısında, yaklaşık 300 metre yüksekliğindeki bir tepenin üzerinde yer alıyor. Kilise en çok San Luca çarşısıyla ünlü. Bolonya’nın merkezinde, Porta Saragozza’nın eski şehir kapılarında başlıyor ve oradan kiliseye kadar 4 kilometre boyunca uzanıyor. Kendinizi sportif hissediyorsanız yürüyerek çıkabilirsiniz.
Öneri: Piazza Maggiore’den kalkan kırmızı ikonik trenlerle Bolonya’nın tarihi merkezini, Bolognese tepelerinin görkemine dalmış büyüleyici Bazilika’ya bağlayan turist hattı olan San Luca Express’e binin. Yetişkinler için 12 euro, 0-5 yaş için 3 euro (2023).
Biblioteca Salaborsa: Neptün Çeşmesi’nin hemen yanında yer alan bu halk kütüphanesi, en çok Roma kalıntılarını sergileyen cam zemini ile tanınıyor. Hele ki çocuğunuz varsa ziyaret etmeye kesinlikle değer! Salaborsa’da çocuklar için tonlarca kitap (birkaç dilde), küçüklerin oynayabileceği birden çok alan, ebeveynler için ücretsiz Wi-Fi ve alt değiştirme istasyonu olan iyi tuvaletler bulunan geniş bir alana yayılmış. Ayrıca hoş bir kafesi de var.
Palazzo d’Accursio: Mimariye ve sanata ilginiz varsa bu yapıları sevmeme ihtimaliniz yok gibi bir şey! Ayrıca Palazzo d’Accursio’nun içerisinde bir de sanat galerisi var. 5 euro verip gezebiliyorsunuz (2023).
Sala Farnese: Biblioteca Salaborsa’nın yanında yer alan Palazzo d’Accursio’da, Piazza Maggiore’nin ücretsiz olarak alabileceğiniz en güzel manzaralardan birini sunuyor. Tek yapmanız gereken içeri girip ‘Sala Farnese’ tabelalarını takip ederek iki kat merdiven çıkmak. Buradan Bolonya manzarasının mutlaka görülmesi gerekiyor. Merdivenleri arayın, iki kat yukarı çıkın ve sola dönün. Sizi doğru yöne yönlendirecek bazı işaretler göreceksiniz. Saat 10.00’da açıldığını da hatırlatmak isterim. Daha etkileyici bir manzara için ise saat kulesine tırmanabilirsiniz. Saat Kulesi’ne tırmanmak için 8 euro ödemeniz gerekiyor (2023).
Ghetto Ebraico: Tarihi bir Yahudi gettosu olan Ghetto Ebraico mahallesinin geçmişi 16. yüzyıla kadar uzanıyor ve bugün Bolonya’nın en gözde semtlerinden biri olarak varlığını sürdürüyor. Dolambaçlı sokaklar, yaratıcı sokak sanatı, havalı barlar ve kafelerle dolu. Bolonya’nın en havalı yerinde insanları izlerken bir şeyler içmek için harika bir yer.
Mercato delle Erbe: 1910’da tasarlanan Mercato delle Erbe’de meyve-sebze, balık, et ve diğer yerel ürünlerin satıldığı tipik yemek tezgahları bulunuyor. Burada yerel halk her zaman alışveriş yapmak için yola çıkıyor veya arkadaşlarıyla yemek yemek için bu restoranlardan birine uğruyor. İçeride dolaştıktan sonra, caddenin yerel sulama noktalarıyla sıralandığı pazarın arkasındaki meydana gidin. Senza Nome, yerel halkın bir içecek veya aperitivo almak için tercih ettiği popüler bir mekan.
Mekan Önerileri
Caffè Terzi: Kısa bir kahve molası için kesinlikle mükemmel bir yer. Zaten en popüler mekanlarından biri. Yerel halkın yaptığı gibi yapmak ve tezgahta bir espressonun tadını çıkarmak en iyisidir. Ucuz ve otantik bu mekanda espressonuza lezzet katmak için bir cornetto ekleyin.
Aroma Specialty Coffees: Benim için Terzi kadar akılda kalıcı ve tekrar tekrar ziyaret etmek istediğim bir yer oldu. Sanki zaman makinesiyle buraya geldim. Hissi çok başka bir yer. Ayrıca revak altında dışarıda masaları var. Serviste çok hızlı ve ürünleri gümüş tepside getiriyorlar. Barista zaten harika. Cappuccino en güzeli! Espresso da güzel. Ama buranın bir diğer olayı spesiyal kahveleri. Zabaglione espresso ve torinese denensin 🙂
Café Pastry Gamberini: Burası da Bolonya’nın nadide cafe/pastanelerinden biri. Espressosu da çok başarılı. Tabii bir de aperitivo saati oluyor. Dışarıdaki masaların hepsi doluyor. Muazzam. Her daim kalabalık. Bu yüzden sakin bir anda bulursanız barda olmak çok keyifli. Burada yiyeceğiniz ilk şey cannoli olmalı. Fıstıklı cannoli alıyorsunuz, ağzınıza attığınız an başlıyor şölen. Fiyat da uygun.
Mozzabella: Bolonya’nın Arnavut kaldırımlı pek çok gizli caddesinden birinde yer alan küçük bir pizzacı burası. Burada 5 euro gibi düşük bir fiyata tüm pizzaları alabilirsiniz ve bunlar taze, doyurucu, acayip lezzetli (2023)!
Pasta Fresca Naldi: Roma’daki Pastificio Guerra’yı bilenler bir adım öne çıksın! 1985’ten beri açık olan Pasta Fresca Naldi, Bolonya’daki en popüler makarna dükkanlarından biri. Naldi’nin ufacık dükkanında çeşitli makarnalar servis edilse de masa yok. Her şey paket servis bazında satılıyor. Çaprazındaki kaldırıma çöküyoruz. Lezzete değer.
Öneri: Pasta Fresca Naldi’den sipariş ettiğiniz makarnanızı çaprazındaki barda yeme şansınız var. Bir içecek sipariş edip yemeğinizi keyifle yiyebilirsiniz. Çekinmeyin, çünkü bunu herkes yapıyor.
Zapap Pratello: Lokal, ucuz ve lezzetli bir pizza restoranı. Özellikle bahar aylarındaysa ziyaretiniz, muhakkak dışarıdaki masalara oturun. Güzel caddenin, bisikletlilerin, Bolonya’da olma hissinin güzelliğini yaşayın. O esnada içeceğinizi yudumlayın ve pizzanızı heyecanla bekleyin. Mekanın içi çok salaş, ama dışarısı aileler için uygun. Fiyat/performans mekanlarından biri. Kaçırmayın!
Pappare: Bolonya’nın istisnasız en iyi kahvaltı seçeneği! Hamur işine boğun beni, kruvasanların arasına koyun beni. Aa durun; isterseniz omletli, reçelli kahvaltı tabakları da var. Sadece kahvaltı için değil, öğle ve akşam yemeği için de kapıları açık. Buranın tek sinir olduğum şeyi kuyruğu. Bir şey almak için defalarca kuyruğa girmeniz gerekiyor. Neyse yine de değer. Sakin bir anına denk gelmenizi dilerim. Mutlaka pain au chocalat alın, ben içinin kremasına bitiyorum. Çok fazla kruvasan çeşidi var; vegan seçenekler de eklemişler, tam çıldırmalık. Sandviçleri de çok başarılı. Gözünüze ne güzel gelirse söyleyin 🙂
Tamburini: Bolonya’nın benim için en iyi şarküterisi burası. Lazanya çok güzel. Biz peynir ve şarküteri tabağı aldık. Masada tek bir kırıntı bırakmadık. Hizmet veren arkadaşlar neşeli, yardımcı. Parmigiano Reggiano’yu hatıra olarak almak isteyenler için mükemmel bir dükkan. Tadım yapmak için çok doğru bir adres. Günlük yemekler, peynirler, füme etler enfes! Burada yediklerimiz: Lazanya, mozzarella tabağı Bufalo e Pomodori, parmesan tabağı Selezione Parmigiano. Şarküteri ürünleri çok lezzetli, muhakkak peynirlerinden tadın.
Pizzeria Ranzani 13: Zaten her şeyiyle turistik olmayan lokal bir şehirdeyiz. Ama burası yine de mücevher değerinde; çünkü EFSANE BİR PİZZA YİYECEKSİNİZ! Şehir merkezinin biraz dışında, daha doğrusu sapa bir yerde. Ama yürünüyor ya, çocukla dahi geldik. Uğramaya değer.
Cremeria Santo Stefano: Uzun zamandır yediğimiz en iyi dondurma! Klasik tatların yanı sıra sıra dışı tatlar da var. Küçük ama mükemmel bir yer, zanaatkar lezzet seçenekleri de var. Daima bir kuyruk bulunuyor ve yerlisi kilo kilo dondurma alıyor. Lübnan kremasını ve fıstığını deneyin. Bazı günler Maritozzi de bulunuyor. Gerçekten eşsiz bir tadı var. Personelleri de nazik.
Cremeria Mascarella: Hem ucuz hem de aşırı güzel bir dondurma deneyimi. Pina colada, pistachio, stracciatella, fior di latte heeepsi çok güzeldi.
La Sorbetteria Castiglione: Burası Cremeria Santo Stefano ve Cremeria Mascarella’yı deneyene kadar en sevdiğimdi, ama birinciliği başkasına kaptırdı. Şeker oranı fazla geldi bu defa. Ama bu denemeyin anlamına gelmiyor. Sanırım o kadar çok dondurma denedim ki ufak bir şımarıklık yapıyorum 🙂
Sfoglia Rina: En en ennn güzel makarnalardan biri burada! Merkezi konumdaki bu çok popüler makarna mekanında tortellini çeşitleri servis ediliyor. Yemek servisi 12’de açılıyor. Ayrıca yanınızda götürmek ya da kaldığınız yerde pişirmek için buradan taze makarna satın alabilirsiniz.
Hızlı bir öğle yemeği için mükemmel. Bar kısmında ayakta makarnanızı yerseniz %10 daha az ödüyorsunuz. Çocuklar ve yetişkinler için menüler sunan aile dostu, rahat bir makarna restoranı. Her şey mükemmel ve tortellini, lazanya hepsi çok özel! Kesin gelin.
Osteria dell’Orsa: Üniversite bölgesinin tam kalbinde, her gün öğleden gece yarısına kadar açık olan bu iddiasız osteria; iyi yemek, çoğunlukla klasik bölgesel yemekler ve uygun fiyat için gelen üniversite öğrencilerinin uğrak yeri.
Öneri: Osteria dell’Orsa’nın, Brodo Tortelli’sini muhakkak deneyin. Porsiyon Tagliatelle alla Ragu’dan epey büyük. Eğer 2 kişiyseniz 1 tane isteyin, size 2 servis şekilde sunuyorlar zaten. Eğer bir kış gününde giderseniz bu yemek sizin içinizi ısıtacak!
La Prosciutteria: Burası oturması daha keyifli, daha vakit geçirilesi bir şarküteri. Konumu ve dışarıdan görünümü öyle güzel ki daha girmeden “İçeride mutluluk dolu bir şeyler oluyor.” dedirtiyor! Öyle ki içeride zaman nasıl geçiyor anlamıyorsunuz. Meyve, sebze sote, zeytin, peynir ve diğer şarküteri ürünleriyle dolu ahşap sunum tahtaları insanı kendinden geçiriyor. Ekmek yine efsane lezzetli. Yok arkadaş, bu İtalya’nın unu başka güzel!
Öneri: Buranın diğer şarküterilerden farkı, ambiyansı. Uzun uzun oturmaya, keyifli vakit geçirmeye müsait diyebiliriz. İştah açan ilham verici süslemeler, objeler resmen bir şölen yaratıyor.
Il Forno di Un Chicco: Buraya kalbimi kocaman bırakıyorum. Harika ötesi bir fırın. Burada muhakkak bir mola vermeniz gerekiyor, aç gidin! Sabah kahvaltı için buradan sandviç alın; kurabiyeleri, ekmekleri her şeyi bir harika!
Osteria Broccaindosso: Eğer mekan eleyecekseniz sakın ha buna dokunmayın! Bolonya’nın en ünlü osteria’larından biri, tipik Bolonya yemekleri sunuluyor. Başlangıç için şarküteri tabağı aldık. Ragu çok başarılıydı. Bence her şeyi paylaşımlı alın, tiramisu ve mascarpone için midenizde yer bıraktığınıza emin olun.
Salumeria Simoni: Allahım, hangi birine gireceğim diye en sonunda delirdik! Şarküteri marketlerden popüler bir mekan daha! Soğuk etler ve peynirlerle dolu, karakteristik bir yer. İçeride peynir ve et (mortadella, prosciutto, pecorino, vb.) tadımı yapılabildiği gibi masalara oturup keyfini de çıkarabilirsiniz. Gitmeye değer! Yeri nerede diyecek olursanız: Piazza Maggiore’ye kısa bir yürüme mesafesinde! Aperatif yapmak için ideal.
Bolonya’da Alışveriş
Rizzoli Caddesi: Bolonya’nın alışveriş caddesi. Alışveriş yapmak isterseniz burada turlayabilirsiniz. Marketten makarnalara abanın. Parmesanı Tamburini’den almanızı şiddetle öneririm 🙂 Kabin bagajda parmesan problem olmuyor.
Flying Tiger: Burada 2 tane var. Muhakkak alacak bir şeyler çıkıyor 🙂
Santo Stefano bölgesindeki Via Oberdan ve Strada Maggiore caddeleri civarın en orijinal ve şirin dükkanlarına ev sahipliği yapıyor. Oyuncakçı olarak Giocheria/Giocattoli Bologna ve Citta del Sole Bologna; bebek mağazası olarak da Bassetto Bimbi.
Antika pazarı Mercato Antiquario (via Santo Stefano) ve antikacıların yer aldığı Via San Vitale bunlardan bazıları.
Bolonya’ya Çocukla Gidilir mi?
Çocukla gitmek için de uygun İtalya şehirlerinden biri. Olağanüstü yemekleri ve eski üniversitesi ile ünlü olan Bolonya’nın güzel bir tarihi şehir merkezi, güzel yeşil alanları ve çocuklar için harika müzeleri var. Bolonya’yı neden çocuklarla ziyaret etmelisiniz?
- İtalya’nın gıda başkenti olarak ününün hakkını veren olağanüstü yemeklere ve aile dostu restoranlara sahip.
- Çocuklarla keşfetmesi kolay, araç trafiğine kapalı alanları olan güzel bir tarihi merkeze sahip.
- Kesinlikle bebek arabası dostu ve çoğunlukla düz. Revakların altında yürüyüş çok keyifli. Hatta yerler pürüzsüz bir yüzeye sahip olduğundan tekerlekler için mükemmel!
- Bolonya’da çocuk dostu müzeler, atölyeler dahil olmak üzere çocuklar için pek çok seçeneğin yer aldığı İtalya’nın yemek temalı parkı FICO var.
- Güvenli, iyi organize edilmiş ve gezmesi kolay.
- Uçak, araba ve trenle ulaşımı kolaylaştıran harika ulaşım ağına sahip.
- Ayrıca konumu itibarıyla diğer popüler İtalya şehirlerine tren ile kısa bir sürede ve uygun fiyata gidebilirsin.
Bebek Arabası Kullanmak: Bir bebek arabası ile Bolonya’da dolaşmak kolay. Revakların altındaki döşeme düzgün ve kaldırımlar geniş. Bazen birkaç adımda karşılaşacaksınız.
Bebek Bezi Değiştirme: En iyi umumi tuvalet (değiştirme alanı olan), Via IV Novembre’de, ana meydanın (Piazza Maggiore) yakınındaki tuvalet. Bebek bezini değiştirmek veya tuvaleti kullanmak için başka bir harika yer de Neptün Çeşmesi’nin yanındaki Salaborsa Kütüphanesi (Biblioteca Salaborsa).
Araçsız Sokaklar: Bolonya’da araç trafiğine kapalı pek fazla yer yok, her zaman bir taksi veya yerel araç gelebilir. Bu nedenle küçüklere dikkat edin. Piazza Santo Stefano ile Piazza della Mercanzia arasındaki alanı çocukların özgürce hareket etmesi için güzel bulduk.
Bonus: Bolonya’dan arabayla 1 saatten biraz daha uzun bir mesafede, küçük çocukların sizi dev gibi hissettirecek küçük modellerde tüm İtalya’yı görmeleri için süper eğlenceli bir park olan minyatür İtalya’ya sahipsiniz! Araba tutkunları ayrıca Modena bölgesindeki mükemmel Ferrari Müzeleri ve Lamborghini Müzesi’ni ziyaret etmek için bu bölgede kaldıkları süreden en iyi şekilde yararlanmalı. Bolonya’dan tren + servis veya araba ile kolayca erişilebiliyor.
Çocukla Yapılacak En İyi Şeyler
Biblioteca Salaborsa’yı Ziyaret Edin
Çocuklarınızın yaşlarına göre ayrılmış farklı çocuk alanlarında vakit geçirmelerine izin verin. Eğlenceli aynaları ve duvar resimlerini geçmek için o alana yürüyün. Salaborsa, Bolonya şehir merkezinin kalbi olan Piazza Nettuno’da uygun bir konumda bulunan Bolonya tarihi kütüphanesinin çocuk alanı. Salaborsa’da çocuklar için tonlarca kitap (birkaç dilde), küçüklerin oynayabileceği bir alan, ebeveynler için ücretsiz Wi-Fi ve alt değiştirme istasyonu olan iyi tuvaletlere sahip. Yazın kliması, kışın ısıtması olan Salaborsa; yağmurlu bir günde mola vermek ve yazın bunaltıcı sıcağından kaçmak için Bolonya’daki en iyi yerlerden biri. Kütüphane düzenli olarak çocuklar için etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Bu nedenle diğer aileler ve İtalyan çocuklarla iletişime geçmek için de harika bir yer.
Piazza Maggiore’deki Palazzo Del Podesta’daki “Orta Çağ Telefonunu” Deneyin
Buradaki özel şey akustik. Bu kemerin altından geçerseniz genellikle duvarla konuşan insanlar görürsünüz. Deli mi bu insanlar diye bakınmanızı istemeyiz. Voltone del Podestà’nın iki zıt köşesinde durup duvara doğru alçak sesle konuşun, karşı tarafta kim varsa sizi çok iyi duyacaktır. Dört köşede kasayı destekleyen sütunların üzerinde, şehrin koruyucu azizlerini tasvir eden birçok heykel var: Koruyucu Zziz San Petronio, San Francesco, San Domenico ve San Procolo. Neyse biz akustiğe geri dönelim. Bu özel ses yayılımının bir de efsanesi var. Zamanında veba hastaları, rahibe bu şekilde günah çıkartırmış. Böylece hastalığı bulaştırmazmış. Daha romantik bir diğer efsaneye göre ise ilan-ı aşk edilirmiş. Yerel halk burayı “Orta Çağ telefonu” olarak adlandırıyor.
Via Piella ve Finestrella Manzarasına Bakın!
Bolonya’nın olmazsa olmazlarından biri de burayı ziyaret etmek. çocuklar için de eğlenceli olacaktır. Aslında birkaç sene önceye kadar Bolonya’nın sırlarından biriydi, ama yıllar geçtikçe daha da popüler olmaya başladı.
Piknik Yapın ve Parkları Keşfedin!
Giardini Margherita; şehrin güneyinde büyük bir halk parkı ve yerel ailelerin özellikle hafta sonları takılmak, piknik yapmak, bisiklete binmek, dinlenmek ve spor yapmak için tercih ettiği çok popüler bir yer. Burada geniş yeşil alanlar, çocuk oyun alanları, tırtıl tren, atlıkarınca ve kaplumbağaların olduğu bir gölet, çeşitli kafeler ile atıştırmalıklar ve dondurmalar için yemek alanları bulacaksınız. Çocuklu aileler için CENNET!
Parco Europa’da Vakit Geçirin
Bölgedeki en sevdiğimiz bir diğer oyun alanı, Bolonya’nın hemen dışındaki San Lazzaro di Savena’daki Parco Europa oldu. Yakınsanız Parco 11 Settembre; çocuk oyun alanı bulunan, atıştırmalıklar ve içecekler alabileceğiniz bir yer.
Lezzetli Gelato Müzesi’nde Eğlenin
Bolonya Gelato Müzesi şehrin hemen dışında ve çocuklar için harika! Müzede gelato tarihi hakkında sergiler var. Ancak bundan daha da iyisi laboratuvarlar, atölyeler ve çocuklar için uygulamalı aktiviteler var; hepsi gelato temalı ve bir gelato sınıfı içeriyor!
Museo Cappellini’de Bir Dinozor Görün
Dinozorları ve fosilleri çok seven bir çocuğunuz varsa Museo Cappellini’nin paleontoloji bölümünü getirmelisiniz. Burada muhteşem dinozor modelini görebilirler. O kadar büyük ki kesinlikle unutulmaz bir izlenim bırakacak!
Onlar İçin Oyuncakçı Bulun!
Benim oyuncakçı önerim Città del Sole, Giocheria ve LEGO Store.
Aşçılık Kursuna Katılın
Ellerinizi kullanın ve kendi makarnanızı veya özel yemeğinizi yapın! Aşçılık kursları, çocuklar için mükemmel deneyimlerdir ve bir yemek kursuna katılmak için İtalya’nın yemek başkentinden daha iyi neresi olabilir?
Ducati Müzesi, Motosiklet Seven Miniklerin Olmazsa Olmazı
Bolonya’nın hemen dışında yer alıyor, ancak şehir merkezinden otobüsle kolayca erişilebiliyor.
Bolonya’daki Parkları Keşfedin!
Bolonya’da, çocuklarınızın etrafta koşturup diğer çocuklarla birlikte oyun alanında eğlenebilecekleri birkaç yeşil alan var.
San Luca Expres Trenino’ya Binin
Hafta sonu ve tatil günleri Piazza del Nettuno’dan ve hafta içi ise Piazza Maggiore’den kalkan küçük trenler, şehir etrafında bir tur atarak San Luca’ya gidiyor. Küçük trenler sadece şehrin bir kısmını görmek için harika bir yol değil, yağmurlu veya sıcak bir günde veya küçük bacakların dinlenmesi için de harika! Tren bileti için Roundtrip San Luca Train Ticket sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Öneri: Bebek arabanız varsa trene binerken yanınıza alabilirsiniz.
Benim önerilerim burada son buluyor. Okumaya devam etmek istiyorsanız Sen Neymişsin Be Tiflis! başlıklı yazıma göz atabilirsiniz.